CHP Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy‘un son açıklamalarına karşılık verdi. Salıcı, Ersoy‘un iddialara yanıt vermediğini öne sürdü. Bu bağlamda, Bakan Ersoy‘un kendi şirketine Antalya‘da hazine arazisi tahsis ettiğini ifade etti.
Salıcı, Ersoy‘un şirketi Nebula Otelcilik‘in satın alma tarihinin, imar planı onay tarihinden önce olduğunu belirtti. Ayrıca ETS’nin Nebula‘yı ne zaman devraldığının da net olmadığını vurguladı.
Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi kayıtlarına göre Nebula‘nın tek sahibi olan ETS‘nin bu durumu 16 Aralık 2024’te ilan edildiğini savunan Salıcı, “ETS’ye devir işlemi Aralık 2024’ten bile önce gerçekleşti” şeklinde bir açıklama yaptı.
Salıcı, imar planının 20 Şubat 2025’te onaylandığını aktardı. Bu durum, Bakan Ersoy‘un, daha önce ETS‘de çalışmış ve şu anda Bakanlık‘ta Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürü olan Neşe Çıldık’ın imzasını taşıyan imar planından faydalandığını ortaya koyuyor.
BAKANLIĞIN İMAR PLANI ASKIDA
Salıcı, 2022 tarihli imar planının mahkeme tarafından toplam 23 kez iptal edildiğini açıkladı ve Bakanlığın yeni onayladığı imar planının hâlâ askıda olduğunu belirtti.
Nebula Otelcilik’in hisselerinin ETS‘ye devri sonrasında Bakanlığın tahsis kararını onaylayıp onaylamadığının belirsizliğini dile getiren Salıcı, onay olmadan gerçekleşecek olan otel inşaatının yasal olmadığını savundu.
ÇEVRE TAHRİBATINI OTEL ODASI İLE YANIT VERDİ! SALICI İSYAN ETTİ
Bakan Ersoy‘un “240 odalı projede ÇED raporu gerekmez” yönündeki savunmasına karşılık veren Salıcı, “Çevre tahribatını 10 odayla ölçüyor. Orman vasfına sahip bir alandan söz ettiğini unutuyor. Projeyi ÇED onayından özellikle mi kaçırmak istedi? Bunu bilemem. Ama yasal bir zorunluluk olmadığı için çevreye vereceği zararı görmezden gelmemizi istiyor. Kendisine bir kamu görevlisi olduğunu hatırlatıyorum, patron gibi düşüneceğini sanmıyorum ve kamu görevlisi olmanın getirdiği sorumlulukları unutmamasını öneriyorum.” ifadelerini kullandı.
“KEŞKE BUNLARA DA BİR CEVABI OLSAYDI”
“Formula 1 pisti ihalesinde ispatladığım usulsüzlüklerine ve Ayasofya ile Efes’i eniştesine para basan bir kaynağa çevirmesine yönelik iddialarıma keşke bir cevabı olsaydı.” diyen Salıcı, Ersoy‘un kendisine verdiği cevabı da şöyle değerlendirdi:
“Mehmet Nuri Ersoy’un yanıtını okudum. Kısaca özetlemek gerekirse; ‘Sahibi olduğum ETS, Nebula’yı satın aldığında Antalya’daki arazi zaten Nebula’ya tahsis edilmiş ve imar planı zaten yapılmıştı’ diyor.
O, işlerini nasıl kılıfına uydurduğunu açıklıyor; ben ise gerçeği ifade ediyorum.
1- Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi kayıtlarına göre Nebula’nın tek sahibinin ETS olduğu 16 Aralık 2024’te ilan edildi. Yani ETS’ye devir işlemi Aralık 2024’ten bile önce gerçekleşti. İmar planı ise 20 Şubat 2025’te onaylandı. Dolayısıyla, Bakan Mehmet Nuri Ersoy önceki ETS‘de çalışan ve şu an Bakanlık’ta Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürü olan Neşe Çıldık’ın imzasını taşıyan bu imar planından faydalandı. Eski çalışanının, yeni bürokratının ETS‘nin yararına attığı imzanın usulüne uygun olduğunu düşünmemizi bekliyor.
2- 2022 tarihli yürürlükte olduğu belirtilen imar planına karşı TMMOB Mimarlar Odası Antalya Şube Başkanlığı tarafından dava açıldı ve bu değişikliğin iptaline karar verildi. Bakanlığın yeni onayladığı imar planı ise hâlâ Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde askıda.
3- Bakan Ersoy; ETS, Nebula’nın hisselerini satın aldıktan sonra Bakanlığın Nebula’nın tahsis hakkının devamı için bir karar verip vermediğini açıklamıyor. Oysaki bu tahsis hakkına sahip Nebula Otelcilik’in hisseleri ETS’ye devredildiğinde, Nebula’nın tahsis hakkını kullanmaya devam edebilmesi için Bakanlığın tahsis kararını onaylaması yasal bir zorunluluktur. Onay olmadan oraya otel inşaatı yapılamaz.
4- Bakan Ersoy, ‘Projede 240 oda bulunduğu için ÇED raporu gerekmez. Eğer 250 oda olsaydı gerekirdi’ diyor. Çevre tahribatını 10 odadan ölçüyor ve orman vasfında bir alandan söz ettiğini unutuyor. Projeyi ÇED onayından kaçırmak istemiş olabilir, bunu kesin olarak bilemem. Ama yasal zorunluluk olmadığı için çevreye vereceği zararı görmezden gelmemizi istiyor. Kamunun güvenini kazanmalı ve bunu unutmamalıdır.
5- Bakan Ersoy’un Bakanlık faaliyetlerinin şeffaflık ve kamu yararı gözetilerek yürütüldüğü iddiası da dikkat çekici. Kendisini ilgilendiren bir konuda şahsi hesabından açıklamalar yapması gerçekten dikkate değer! Bakanlık’taki bir işlemin Bakan Ersoy’un özel meselesi olmasını kamuoyunun değerlendirmesine sunuyorum.
Kamu yararından bahsedilmezken, burada asıl mesele Bakan Ersoy’un yararıdır.
Şeffaflık konusuna gelince; Formula 1 pisti ihalesinde ispatladığım usulsüzlükleri ve Ayasofya ile Efes’i eniştesine para basan bir kaynağa çevirmesine yönelik iddialarıma da keşke bir cevabı olsaydı.”
Ersoy:
Son günlerde bazı çevreler tarafından gündeme getirilen asılsız iddialar üzerine kamuoyunu doğru bilgilendirmek amacıyla bu açıklamayı yapma gereği doğmuştur.
Bakanlığımızın faaliyetleri, şeffaflık ve kamu yararı gözetilerek yürütülmektedir. Buna rağmen, kamuoyunu yanıltmaya yönelik mesnetsiz iddialar ortaya atılmakta, çarpıtılmış bilgiler üzerinden algı oluşturulmaya çalışılmaktadır.
İlgili konuya dair detaylar görselde açıkça ifade edilmiştir. Hukuka ve gerçeklere dayanmayan bu tür iddialara karşı gerekli tüm hukuki süreçler titizlikle yürütülecektir. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına, her zaman olduğu gibi şeffaf ve ilkeli duruşumuzu koruyarak çalışmalarımıza devam edeceğiz.