1. Haberler
  2. Gündem
  3. Futbola Politikanın İzleri: İşçi Dayanışması!

Futbola Politikanın İzleri: İşçi Dayanışması!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Olaylar 1995 yılında 5 işçinin haksız yere işten atılmasıyla başladı…

Liverpool limanındaki Dockers firması, 5 işçiyi işten çıkardığında, bunun futbol dünyasında yankı uyandıracağını veya İngiltere gündeminde yer alacağını düşünmemişti. Beş sıradan işçinin işten çıkarılmasına karşı önce 80 ardından 400’ün üzerinde kişi grev yaptı. Thatcher sonrası işçi sınıfının yeniden ayağa kalkma çabası olarak değerlendirilen bu grev, sonunda 500 işçinin işten çıkarılmasıyla sonuçlandı.

Büyük bir eylem dalgası başlamıştı.

Büyük bir eylem dalgası başlamıştı.

İskoçya’dan Galler’e kadar tüm adada eylemler ve grevler düzenlendi. İşçilerin sesi kamuoyuna ulaşmakta zorlanıyordu fakat ünlü isimler aracılığıyla etki yaratmak istiyorlardı. Akıllarına Steve McManaman’ın ismi geldi, özellikle de babası dikkat çekiyordu.

İşçi çocuğu köklerine ihanet etmiyor.

İşçi çocuğu köklerine ihanet etmiyor.

Steve McManaman’ın babası, eski bir liman işçisiydi. Oğlu profesyonel futbol hayatına geçtikten sonra çalışmayı bıraktı ancak arkadaşlarıyla olan bağlarını devam ettirdi. Bir gün arkadaşları ona ziyarette bulundu ve dayanışma amaçlı yaptıkları tişörtü giyme teklifinde bulundular. Eğer McManaman kabul ederse, bu her iki taraf için de büyük bir destek olacaktı.

“Ben bunu giyerim ama bunu giymesi gereken daha iyi birini tanıyorum”

"Ben bunu giyerim ama bunu giymesi gereken daha iyi birini tanıyorum"

McManaman, bu öneriyi hemen kabul ediyor ve hatta bunu maçta giymeyi planlıyor. Ancak bir endişesi var, çünkü kendisi çok gol atan bir oyuncu değil. “Bunu takım arkadaşım Robbie Fowler’a giydireceğim, onun gol atma şansı daha yüksek. Eğer gol atarsa, kameralar ona döner. Ben de giyeceğim fakat onun giymesi daha anlamlı olur” diye yanıtlıyor.

20 Mart 1997…

20 Mart 1997...

O gün Anfield’da 16 Liverpool forması askıda bekliyor, iki de kırmızı tişört bankta duruyordu. Liverpool, Norveç ekibi Brann ile karşı karşıya geliyordu ve 45 bin seyirci maçı heyecanla bekliyordu. Avrupa Kupa Galipleri Kupası’nda 1-1 biten ilk maçın rövanşı için sahaya çıkıyorlardı.

Maç 3-0’lık galibiyetle sonuçlandı. Robbie Fowler, iki gol atmayı başardı. McManaman’ın tahmin ettiği gibi, kendisi gol atamadı.

ITV spikerinin yankılı sesi… “Evet seyirciler, Robbie Fowler da liman işçilerini destekliyor.”

ITV spikerinin yankılı sesi... "Evet seyirciler, Robbie Fowler da liman işçilerini destekliyor."

Fowler gol attığında hemen kameramanların olduğu alana koşarak gitti. Formasını çıkarmadı bile. Hafifçe çenesine doğru kaldırarak “Liverpool’lu 500 liman işçisi 1995’ten beri işsizler” yazısını gösterdi. Stadyumda büyük bir alkış ve ekran başında duygusal anlar yaşandı. ITV spikerinin vurguladığı gibi, “Evet seyirciler, Robbie Fowler da liman işçilerini destekliyor.”

Gol yok ama destek var!

Gol yok ama destek var!

Steve McManaman gol atamasa da, maç sonunda giydiği tişörtü ve ona bağlı hissettiği ruhu unutmuyordu. Formasını çıkardı ve tribünlere gelerek takım arkadaşlarının arasına katıldı. Dockers işçileri için giydiği dayanışma tişörtünü tüm dünyaya gösterdi.

“Futbola politika karıştı”

"Futbola politika karıştı"

Gazetelerde artık Liverpool’un yıldız futbolcuları, özellikle de Robbie Fowler, işçilerle bir arada yer buluyordu. Ancak, federasyon bu duruma kayıtsız kalmadı ve hemen ciddi para cezası uyguladı. ‘Futbola politika karışmıştı’ demek mümkündü. Olaylarla ilgili soruşturmalar da başlatıldı.

Fowler bu sorulara açık bir şekilde yanıt verdi. “Pişman mısın?” sorusuna “Hayır, liman işçileri bana tekrar bu tişörtü giydirmelerini isterse, bir kez daha giyerim” yanıtını verdi.

Onlar efsane oldu, FIFA boş durmadı.

Onlar efsane oldu, FIFA boş durmadı.

İkili, Liverpool taraftarları için ‘içlerinden gelenler’ olarak efsaneleşmişti. Kendi mahallelerinden ve kendi fabrikalarından geldiler. Grev alanlarında onların posterleri asıldı.

FIFA, bu durumu tehlikeli buldu. Sonuçları daha geniş bir boyuta ulaşabilecek bir olayın önünü kesme çabasıydı. Öncelikle geçici bir kural koydular, bu kural zamanla futbolun genel kurallarından birine dönüşecekti.

Bugün artık, bir futbolcunun ölen bir akrabası için anma yapması bile cezai bir duruma sebep olabiliyor. Özellikle Türkiye’deki uygulamalar, trajik anlara yol açabiliyor. Örneğin Erkan Zengin, hayatını kaybeden takım arkadaşı Ediz Bahtiyaroğlu için formasını çıkardığında sarı kart görmüş ve disiplin kuruluna sevk edilmişti.

Futbola Politikanın İzleri: İşçi Dayanışması!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

eBursa.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin
Bize Katılın
Enable Notifications OK No thanks