Ünlü model Didem Soydan, İmamoğlu’nun tutuklandığı akşam Saraçhane’de bulunmuş, Özgür Özel’in boykot çağrısına karşı da duruşunu açıkça ifade etmişti.
Meslektaşlarına seslenen Didem Soydan, kendi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, halkı bilinçlendirmek ve harekete geçirmek adına önemli bir mesaj iletti.
‘Her dönem, kendi mücadelesini o dönemin şartlarına göre sürdürür. 2025 yılına geldik. Artık dünya ve ülkemiz dijital ortamda. Boykot, zamanında doğru bir şekilde yönlendirilirse büyük bir güç haline gelir. Korkmayın! Zaten sesini çıkaranları, Gezi’den bu yana fişleyen bir sistem var. Bizler, yıllardır sesimizi çıkardıkça sistematik bir boykot yaşıyoruz. Boykot, halkın yıllardır göz ardı ettiği marka olan Nusret’ten çok daha derin bir yanı olmalı.’ ifadesini kullandı.
Bu ülkenin, küçük bir ülke nüfusu kadar takipçiye sahip etkili kişilere seslenmekte olduğunu belirten Soydan, ‘Sizlere düşen önemli bir görev var, bu haksızlıklara karşı durmalısınız.’ dedi.
Didem Soydan, son saatlerde uygulamalı bir “Boykot 101” dersi vermiştir. Bu boykotu daha önce deneyimlediğini belirtmiştir.
Didem Soydan, ‘Boykot benim için yalnızca bir kelime değil, bir duruştur’ diyerek açıklamasına başladı. Lise yıllarına geri dönerek, ilk boykot deneyimini aktardı.
‘Okuduğum lisenin müdürleri, milliyetçi görüşleriyle insan ve etnik köken ayrımı yapıyordu. Bu nedenle alışveriş yapmadım. Zaten sınırlı harçlığımı, bu ayrımcı yönetim için harcamak istemedim. Üç yıl boyunca kantine neredeyse hiç gitmedim.’ diye belirtti.
Daha sonra, ilk çalıştığı kurumda yaşadığı ikinci boykotu da paylaşarak, ‘Çalışanların birlikte istifa etmesi gerektiğine inandım. Hep birlikte istifamızı vererek büyük bir markayı 25 gün boyunca zarara uğrattık. Asla pişman olmadım.’ dedi.
Üçüncü boykotu ise moda dünyasında gerçekleşti. Fashion Week’te yer almama nedenini açıkladı.
‘Fashion Week’teki büyük markaların, ajansların ve tasarımcıların emeğimize gerekli saygıyı göstermediğini fark ettiğim anda tepki gösterdim.’ şeklinde ifade eden Soydan, tepkisini sosyal medya üzerinden duyurduğunu belirtti.
O günden sonra fiziksel olarak bir Fashion Week’te yer almadığını vurguladı. Ayrıca, dönemin en büyük model ajansının başındaki kişiden tehdit aldığını söyledi.
İTKİB tarafından baskı gördüğünü ancak geri adım atmadığını belirtti.
Didem Soydan, ayrıca Erol Köse ile olan hukuki mücadelesi ve Vogue, Elle gibi dergileri neden boykot ettiğini de aktardı.
‘Erol Köse tarafından sözlü şiddete ve iftiraya uğradım. Ve ne yazık ki, kadınların arkasında durduğu söylenen, modayı belirleyen dergilerden biri bile destek vermedi.’ ifadesini kullandı.
Sektörde uzun yıllar çalışmasına rağmen, bu dergilerin editörlerinin susmayı tercih ettiğini dile getiren Soydan, bu nedenle bu dergilerle çalışmamaya karar verdiğini belirtti.
Didem Soydan, sektörden kimsenin kadın hakları adına kendisine destek olmadığını ve bu durumu sorgulamanın bile kimse tarafından gündeme getirilmediğini vurguladı.
Ayrıca, Erol Köse ile olan davasının devam ettiğini söyleyen Soydan, mevcut durumun nedenlerini açıkladı.
‘Bunları anlatmamın nedeni, bir modelin en çok iş aldığı alanlar defileler ve dergi çekimleridir. Mesleki anlamda bu mecralara ihtiyacım olmasına rağmen boykotumu sürdürdüm.’ diyerek, sözlerini ‘Korkmayın. Uzun süredir sessiz kalma boykotunu yaşıyoruz. Şimdi bizim boykot etme zamanımız geldi.’ ifadeleriyle tamamladı.
