Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özgür Bilgin Topçuoğlu, 21 Eylül Dünya Alzheimer Günü dolayısıyla yaptığı açıklamalarda, Alzheimer hastalığının ilerleyici bir nörodejeneratif hastalık olduğunu vurguladı.
“ÇOK HIZLI VE ERKEN GERÇEKLEŞİYOR”
Prof. Dr. Topçuoğlu, Alzheimer hastalığının dünya genelinde en yaygın demans (bunama) türü olduğunu belirtti ve “Alzheimer hastalığı, henüz nedeni tam aydınlatılamayan şekilde beyin hücrelerinin programlanandan daha erken ölmesi nedeniyle olmaktadır. Yaşla beraber her kişide beyin hücre ölümü olmaktadır ama Alzheimer hastalığında bu süreç çok hızlı ve erken olmaktadır. Hücre ölümüyle birlikte beyin yavaş büzüşmeye başlar ve küçülür. Alzheimer hastalığı yaşlanmanın doğal bir sonucu değil, ilerleyici bir nörodejeneratif hastalıktır” ifadelerini kullandı.
BU BELİRTİLER GÖZ ARDI EDİLMEMELİ
Alzheimer belirtilerini paylaşan Prof. Dr. Topçuoğlu, “Unutkanlık, plan yapma ve problem çözme yetilerinde zayıflama, halihazırda bildiği görevleri tamamlamada güçlük, yer ya da zamana ait kafa karışıklıkları, konuşma ve yazmada kelime bulma problemi önemli belirtiler arasındadır. Eşyaları yanlış yere koyma ve sonrasında koyduğu yeri bulamama, muhakeme yeteneğinin bozulması, iş hayatından ve sosyal aktivitelerden kaçınma, duygudurum ve kişilik değişiklikleri de diğer belirtiler arasında sıralanabilir” dedi.
MEKANSAL İLİŞKİYİ ANLAMADA GÜÇLÜK ÇEKİLEBİLİYOR
Prof. Dr. Topçuoğlu, görsel olarak objeleri ve bunların mekânsal ilişkilerini anlamada güçlük çekmenin de bir başka belirti olduğunu ifade etti. Bu durumu örneklerle açıklayan Prof. Dr. Topçuoğlu, “Örneğin pencereden bakarken gördüğü bir cismi kendine ait bir eşyaya benzetme ve eliyle uzanırsa ya da pencereden aşağıya adım atarsa ona ulaşabileceğini sanmak da belirtiler arasında yer almaktadır” dedi.
UNUTKANLIĞIN FARKLI NEDENLERİ OLABİLİR
Her unutkanlığın Alzheimer hastalığının habercisi olmadığını, fakat dikkatle ele alınması gerektiğini belirten Prof. Dr. Topçuoğlu, “Unutkanlık bir semptomdur. Alzheimer dışında da pek çok hastalık ya da tıbbi durumlarda görülebilir. Bu durumlar ciddiyet açısından bazı vitamin ya da mineral eksikliklerinden beyin tümörlerine kadar geniş bir yelpazede olabilirler. O nedenle unutkanlık yakınması da tüm diğer semptomlar gibi ciddiye alınıp hekime başvurulmalıdır” uyarısında bulundu.
AİLE ÖYKÜSÜ, KAFA TRAVMASI, DEPRESYON RİSK FAKTÖRLERİ ARASINDA
Prof. Dr. Topçuoğlu, Alzheimer’daki risk faktörlerini sıralayarak bu faktörlerin yaş, aile öyküsü, kafa travması, geçirilmiş depresyon öyküsü, kalp-damar ya da beyin damar hastalıkları, düşük eğitim düzeyi ve ApoE4 taşıyıcılığı olduğunu belirtti.
İŞLEYEN BEYİN IŞILDAR
Alzheimer hastalığının önlenemeyeceğini, ancak yaşam koşullarına bağlı olarak daha ileri yaşlara ertelenebileceğini ifade eden Prof. Dr. Topçuoğlu, “Her ne kadar hastalığın oluş mekanizmasını önlemeye yönelik tedavi çalışmaları sürse de Alzheimer hastalığının ortaya çıkması, günümüz koşullarında önlenememektedir. Ancak her zaman söylediğimiz gibi, işleyen beyin ışıldar. Eğitimli, sosyal hayatın içinde, üretmeye çalışan insanlarda semptomlar çok daha geç ortaya çıkabilecekken, düşük eğitim düzeyi, sosyal izolasyon, hayatın dışında kalma gibi unsurlar, hastalık belirtilerinin çok daha erken ortaya çıkmasına neden olur. Bu da kişinin yaşam kalitesi açısından çok önem taşır” şeklinde konuştu.
(DHA)