Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Bolu Sosyal Bilimler Lisesinin spor salonunda özel olarak kurulan salonda devam eden davanın sekizinci duruşmasında tanıkların ifadelerine başvuruldu.
Tanıkların dinlenmesi süreci boyunca mahkeme heyeti, duruşmaya 16 Temmuz Çarşamba günü saat 09.30’a kadar ara verme kararı aldı.
YANGIN DEVAM EDEREKEN OTELİN ÖNÜNDE SİGARA İÇMİŞ
Ekmek ustası Mehmet Gündüz, gece saatlerinde otelde çalışan 2 kahvaltı personeli ve 2 ekmek üretim çalışanıyla birlikte yangın anında olduğunu ifade etti. Yangının başladığı bölgeye elinde hamurla gitmek zorunda kaldığını belirten Gündüz, diğer 3 personelin de mutfaktan çıkarak yangın hakkında bilgi vermeye çalıştığını söyledi.
Yangın söndürmek için gereken yangın tüpünü bulamadıklarını aktaran Gündüz, personeli uyandırmak için yukarı çıkmaya çalıştığını ancak dumandan dolayı bu girişimden vazgeçtiğini ifade etti.
Bu sırada müştekilerden biri, “İnsanlara haber vermediğiniz için 78 kişinin ölümünden siz de sorumlusunuz.” diyerek tepki gösterdi.
Müşteki avukatının, “Yangın tüpünü görüp müdahale etseniz belki yangını önleyebilirdiniz ama yapmamışsınız.” sözlerine karşılık Gündüz, “Yangın tüpünü görmedim.” şeklinde cevap verdi.
Gündüz, müşteki vekilinin “Vicdanen rahat mısınız?” sorusuna, “Vicdanım rahat.” diye yanıt verdi.
Bunun üzerine Gündüz’ün yangın sonrası elinde sigara ile beklediği görüntüler mahkemeye sunuldu. Gündüz, bir kadın geçerken nereye gittiği sorulunca, “Kadının koşarak gittiği kısım katlara gidiyor. Ben personeli kaldırdım, dışarı çıktım.” şeklinde konuştu.
Müştekiler, “Böyle bir yangında aklına sigara içmek mi geldi bre vicdansız.” diyerek Gündüz’e karşı duydukları tepkiyi dile getirdi.
Gündüz, “Bu rahatlığınızın sebebi nedir?” sorusuna, “Söyleyecek bir şey yok.” diye cevap verdi.
‘YANGIN ALARMI DUYMADIK, YANGIN EĞİTİMİ ALMADIK’
Çamaşırhane çalışanı Fatma Koca, yangın alarmı duymadıklarını ve kendilerinin 1. katta yan odadaki aşçı tarafından uyandırıldığını aktardı. Otoparka geçerken otel yönetiminden sanık Emine Mürtezaoğlu Ergül ve kızı Ceyda’yı gördüğünü, onların daha önce yangından haberdar olduklarını düşündüğünü söyledi.
Resepsiyon personeli Elanur Gönültaş, saat 03.30 civarında arkadaşının kapısını çalarak uyandırdığını ve herkesin kapıları çalarak insanları uyandırmaya çalıştığını belirtti. Dumanlı koridorda, diğer misafirlere kayak odası katına yönelmelerini söylediğini ifade eden Gönültaş, alevleri gördükten sonra rahatsızlandığını ve yardım alarak dışarı çıktığını aktardı.
Gönültaş, denetim sırasında sigara içilmemesi ile ilgili bir talimatın olup olmadığına dair, “Otelin aktivite alanı yoktu, 2. katta sigara odası vardı. Denetimden dolayı kapatıldı.” dedi.
Kat görevlisi Semra İke, yangından haberdar olmasını sağlayan kapı çalmasıyla hemen teyzesi ve kuzenini uyandırarak dışarı çıktıklarını kaydetti.
Kat görevlisi Hasip İke, yangın haberini aldıktan sonra dışarı çıktığında personel ve otel misafirlerini gördüğünü, ancak otel yönetiminden kimseyi bulamadığını söyledi.
‘YANGINI ÇIKARAN CİHAZIN BOZUK OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİM’
Tanık Fidan Kurç, gece kahvaltı ekibinde çalıştığını belirterek, yangınla ilgili ilk bilgiyi “Yusuf beyin yangın var” sözleriyle aldığını ifade etti. Yangın söndürme tüpünü görmediğini söyleyen Kurç, yangının büyümeden bildirildiğini aktardı.
Yangına neden olan elektrikli grill plate cihazının 2-3 kademeli çalıştığını ve işten çıkarılan şefin cihazın arızalı olduğunu söylediğini bildiren Kurç, yangın alarmı duymadığını belirtti.
Diğer bir tanık Reşat Bölük, cihazın bozuk olduğu bilgisi olmadığı için teknik ekip çağırılmadığını, alarm sesi duymadığını ve otel personeli tarafından kendisine bir bildirim yapılmadığını anlattı.
Duruşmada, olaydan önce işten çıkarılan Salih Acar’ın ifadesi de okundu. Elektrikçi Hüseyin Özer ise kendilerinin mutfaktan arızalı cihazla ilgili olarak bir bilgi almadıklarını ifade etti.
Fidan Kurç, güvenlik kameralarındaki görüntüler üzerinden cihazların yerini göstererek, grill plate’in açılması için gereken yerleri açıkladı. Daha sonra resepsiyon görevlisi Yiğithan Burak Çetin, yangın alarmı hakkında sorulara cevap vererek, ilk olarak jandarmayı aradığını ve durum hakkında bilgi almak için yöneticilere ulaştığını ifade etti.
‘YANGIN TÜPÜ BULSAM BİLE SÖNDÜRÜLECEK BOYUTTA DEĞİLDİ’
Tanık Yusuf Karahanlı, yangın gecesi mutfakta görev yaptığını ve dumanı fark ettikten sonra yangının restoran kısmında olduğunu anladığını belirtti. Resepsiyona çıkarak alarmın çalıştırılmasını istemiş ancak alarm sesi duymadığını aktardı. Yangının büyüklüğü nedeniyle yangın tüpünün yeterli olmayacağını düşündüğünü söyledi.
Kendisine ait aracını dışarıya çıkarıp çıkarmadığı sorulduğunda, bir süre sonra aracı dışarı çıkardığını ve dışarı çıkış yapanların aracın içinde beklediğini ifade etti.
Daha sonra, resepsiyon ve otelin önündeki otoparkta güvenlik kamerası kayıtları incelendi.
ASANSÖR İÇİN UYGUNSUZ RAPORU DÜZENLENMİŞ
Otelin önüne gelen bir araçla ilgili avukat, “altın zamanın” boşa gittiğini vurgulayarak, bu korumalı araçla gelen kişinin kim olduğunun açıklanması gerektiğini söyledi.
Tanık Taha Mermer, Türk Standartları Enstitüsü Bolu Temsilciliği’nde asansör muayene uzmanı olarak görev yaptığını ve 2018 yılında asansöre “uygunsuz” raporu düzenlendiğini açıkladı. Asansörün birkaç kez daha denetlendiğini ve uygunsuzlukların tespit edildiğini de belirtti.



