Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Ankara’da düzenlenen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 93. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu. 2024 yılına dair küresel büyüme görünümünde sınırlı bir iyileşme yaşandığını ifade eden Karahan, “İş gücü piyasalarının arz ve talep dengesindeki normalleşme eğilimi sürdü. Son dönemde küresel ekonomi ve ticaret politikalarına ilişkin artan belirsizlikler ve jeopolitik gelişmeler, 2025 yılı küresel büyüme üzerinde aşağı yönlü riskleri artırdı. Küresel enflasyonda düşüş gözlenmekle birlikte belirsizliğin yüksek ve risklerin canlı olması, merkez bankalarının temkinli duruşlarını devam ettirmelerine neden oldu” şeklinde konuştu.
BÜYÜME ORANI YÜZDE 3,2 OLARAK GERÇEKLEŞTİ
Karahan, 2024 yılının ilk çeyreğinde uygulanan parasal sıkılaşmanın etkilerinin zamanla azaldığını belirtti. “Yılın son çeyreğinde ise kampanyaların etkisiyle hanehalkı talebi ve iktisadi faaliyet önceki iki çeyreğe göre hızlandı. Bu gelişmeler çerçevesinde, 2024 yılı genelinde yurt içi talebin ve net ihracatın büyümeye katkısı dengeli seyrederek daha sağlıklı bir görünüme işaret etti. Söz konusu dengelenmeyle uyumlu olarak iktisadi faaliyet 2024 yılında yıllık bazda yavaşladı ve büyüme oranı yüzde 3,2 olarak gerçekleşti” dedi.
Üretim açısından, büyümenin temel sürükleyicisinin hizmetler sektörü olduğunu vurgulayan Karahan, “İnşaat sektörü bu büyümeye artış yönünde katkı sağladı. 2025 yılının ilk çeyreğine ilişkin talep göstergeleri, yurt içi talebin ivme kaybetmekle birlikte öngörülenin üzerinde seyrettiğini ve enflasyonu düşürücü etkisinin azaldığını ima ediyor” dedi.
CARİ İŞLEMLER AÇIĞI 10 MİLYAR ABD DOLARI OLARAK GERÇEKLEŞTİ
Karahan, 2024 yılında ihracatın yıllık bazda arttığını, ithalatın ise gerilediğini ifade ederek, “Dış ticaret açığındaki azalma ve hizmetler dengesindeki güçlü görünümün etkisiyle cari işlemler açığı 2024 yılında belirgin şekilde düştü ve 10 milyar ABD doları olarak gerçekleşti. Hizmetler dengesindeki güçlü görünüm cari işlemler dengesine olumlu yansırken, altın, enerji ve çekirdek dış ticaret dengesindeki iyileşmeler cari açıktaki düşüşü destekledi. 2025 yılının Şubat ayı itibarıyla 12 aylık birikimli cari açık, hizmetler dengesi fazlasındaki yüksek seviyeye karşın altın ve enerji açıklarındaki artışın etkisiyle 12,8 milyar ABD doları olarak gerçekleşti” şeklinde konuştu.
Karahan, 2024 yılının Mayıs ayı itibarıyla yıllık tüketici enflasyonunun yüzde 75,5 seviyesine ulaştığını, Haziran’da başlayan dezenflasyon süreci ile hızlı bir gerileme eğilimi gösterdiğini ifade ederek, yıl sonunda enflasyonun yüzde 44,4 olarak gerçekleştiğini söyledi.
MEVDUATA, KREDİLERE VE LİKİDİTE YÖNETİMİNE İLİŞKİN ETKİLİ DÜZENLEMELER YAPTIK
Karahan, 2024 yılında ücret ve hammadde kaynaklı maliyet artışlarının zayıfladığını vurgulayarak, “Emtia fiyatları, yılın ilk çeyreğinde bir miktar yükseldikten sonra yılın kalan kısmında enerji grubu öncülüğünde gerileme eğiliminde oldu. Enflasyon beklentileri, enflasyon tahminlerinin üzerinde seyretmekle birlikte yıl boyunca geriledi” şeklinde konuştu. Karahan, para politikasını dezenflasyon sürecinin devamını sağlayacak şekilde belirlediklerini belirterek, “Dezenflasyonun en kısa sürede tesisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanması ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması için başladığımız güçlü parasal sıkılaştırma süreci çerçevesinde, politika faizini 2024 yılı Mart ayı itibarıyla yüzde 50 düzeyine çıkardık” dedi.
EMTİA FİYATLARINDA DÜŞÜŞ YAŞANDI
Karahan, parasal sıkılaştırmayı desteklemek amacıyla Türk lirası likidite fazlasının giderilmesine yönelik sıkılaştırıcı adımlar attıklarını kaydetti. “Makroihtiyati çerçevedeki sadeleşme kapsamında menkul kıymet tesisi düzenlemesini yürürlükten kaldırdık, kaldıraç oranına göre ilave zorunlu karşılık tesisi uygulamasını sonlandırdık. 2024 yılının Haziran ayında başlayan dezenflasyon süreci, 2025 yılının ilk çeyreğinde de devam etti” diye ekledi. Karahan, “Mart ayı itibarıyla yıllık tüketici enflasyonu yüzde 38,1’e geriledi” bilgisini paylaştı.
DİĞER TİCARİ KREDİ BÜYÜME SINIRINI YÜZDE 1,5 OLARAK BELİRLEDİK
Karahan, enflasyondaki bu gelişmelere paralel olarak politika faizini ocak ayında yüzde 45’e, mart ayında ise yüzde 42,5’a indirdiklerini söyleyerek, “Makro finansal istikrarı korumak, sıkı parasal duruşu desteklemek ve para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğini artırmak için 2025 yılında da makro ihtiyati tedbirlere devam ettik. Bu kapsamda kredi büyümesi ve kompozisyonunun dezenflasyon patikası ile uyumlu seyrini temin etmek amacıyla yabancı para ticari krediler için aylık büyüme sınırını önce yüzde 1’e daha sonra yüzde 0,5’e indirdik” dedi.
KARARLILIK VE ÖZVERİ İLE ÇALIŞMALARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ
Son olarak, Karahan, finansal piyasaların etkin işleyişinin sürmesi amacıyla piyasa kuralları içinde tüm para politikası araçlarını kararlılıkla kullanacaklarını belirtti. “Adımlarımızı piyasalarda oluşan oynaklığın makroekonomik etkilerini sınırlamak amacıyla proaktif bir yaklaşımla belirleyeceğiz. Enflasyonda kalıcı düşüş ve fiyat istikrarı sağlanana kadar sıkı para politikası duruşunu sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
(DHA)