Türk sanat müziğinin önemli isimlerinden Süheyla Altmışdört, dün 99 yaşında hayata veda etti. Bülent Ersoy, Ahmet Özhan ve Coşkun Sabah gibi birçok ünlü sanatçının hocası olan Altmışdört için Şişli Merkez Cami’nde öğle namazının ardından cenaze töreni gerçekleştirildi.
Cenaze törenine, Coşkun Sabah, öğrencileri ve sevenleri katıldı. Sanatçı Altmışdört, kılınan cenaze namazının ardından Feriköy Mezarlığı’na defnedildi.

SABAH: BENDEKİ DEĞERİ ÇOK BÜYÜK
Coşkun Sabah, Altmışdört hakkında duyduğu derin üzüntüyü dile getirerek, “Kaybettik ama bendeki değeri çok çok büyük. Çünkü daha 17-18 yaşındayken hem Münir Nurettin Selçuk’a hem de Doktor Nevzat Atlığ hocamıza benden bahsedip, ‘Bir talebem var, ismi Coşkun Sabah, bunu muhakkak dinleyin’ diyen hocamızdı. Hocamızın bugünlere gelmemde çok büyük rolü var, emeği çok büyük bizde. Dünyanın mukadderatı, dünyanın düzeni, hayatın acı yönü. Ara sıra hayat bize gerçek yönünü gösteriyor. Bugün de hocamızla gösterdi. Üzüntülüyüz. Burada onun dostlarını, talebelerini görüyorum, eski yıllara gittik. Çok üzüntülüyüz. Çok önemli bir değerdi. Ruhu şad olsun. Biraz önce elimi tabutuna koydum, konuştum” sözlerini kullandı.

ÖNAL: KAYBETMEK ÇOK ACI OLDU
Yeğeni Şahika Önal, duyduğu acıyı ifade ederek, “Teyzemi kaybettik. Bunun derin üzüntüsü içindeyiz. Kendisi çok ilginç bir insandı. Mesleğine gönülden bağlıydı, öğrencilerine gönülden bağlıydı. Gençlerle genç olabilen bir insandı. Herkes onu ikinci anneleri olarak bilirdi. Kaybetmek çok acı oldu, eksikliğini çok hissedeceğiz” diye konuştu.
Elif Önal ise, “Benim büyük teyzemdi. Tabii ki ailemizin en büyüğüydü son zamanda. Benim için yeri çok özeldir ama bir önemi de mesleğimin vesilesi olmuştur. Konservatuvara gitmemi o sağlamıştır. Şu anda Ankara Üniversitesi’nde öğretim üyesiyim, konservatuvarda ve piyanistim. 6 yaşında ‘Hadi Elif’i bir sınava sokalım’ dedi ve bu benim hayatımın dönüm noktasıdır. Onun vesilesiyle mesleğime sahibim” ifadelerini kullandı.

YUNUSOĞLU: HEPİMİZE ANNE OLDU
Üniversite korosunu devralan öğrencisi Elif Ahıs Yunusoğlu ise, “2005 yılında devraldım, üniversite korosunu. Görüyorsunuz kalabalığı, herkes gibi ben de ona çok şey borçluyum. Üniversite korosunu özellikle bana teslim ederek büyük bir onur bahşetti, beni onurlandırdı. Ne kadar teşekkür etsek az. Yalnızca musiki öğretmedi bize, anne oldu hepimize, sevgisiyle sardı. Hepimizi sevgisiyle sardı. Minnettarız” dedi.



