Sigara, insanların tüm vücut sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratmanın yanı sıra, ağız ve diş sağlığını da ciddi şekilde tehdit eden bir alışkanlıktır. Ağız içi yapısını bozarak, kansere zemin hazırlamaktadır.
“SİGARADA BULUNAN 7 BİNDEN FAZLA KİMYASAL MADDENİN 70 TANESİ KANSEROJEN”
Başhekim Yardımcısı Dt. Ayşegül Asal Çalı, sigaranın birçok hastalığın tetikleyicisi olduğunu ifade ederek, “Solunum yolu hastalıkları, kalp ve damar hastalıkları, böbrek hastalıkları gibi pek çok rahatsızlık ağız ve diş sağlığını olumsuz etkiliyor. Sigara, içerisinde 7 binden fazla kimyasal madde barındırıyor. Bu maddelerden yaklaşık 70 tanesi kanserojen özellik taşıyor. Sigaranın içerdiği nikotin, mutluluk hormonu olan dopaminin salgılanmasını artırıyor, enerji seviyesini yükseltiyor ve bağımlılık yapıyor. Bu nedenle hastalar sık sık sigara içme isteği duyuyorlar” şeklinde konuştu.
“SİGARA, TAŞ OLUŞUMUNA NEDEN OLUR”
Sigaranın 10 ila 14 miligram nikotin içerdiğini belirten Çalı, “Bu miktarın yaklaşık 1 ila 1,5 miligramı deri ve mukozalar aracılığıyla emiliyor. Ağız içi mukozası da buna dâhil. Sigara içen hastaların bağışıklık sistemlerinde zayıflama görüyoruz. Nefeslerinin kötü koktuğunu ve özgüvenlerinin düştüğünü dile getiriyorlar. Aynı zamanda sigarayı etkisiyle kimyasal bileşikler, dişlerde renk değişikliklerine ve diş yüzeylerinin kararmasına sebep oluyor. Nikotin, tükürük kanallarının enfekte olmasına, taş oluşumuna ve dolaylı olarak da tükürük salınımının azalmasına yol açabiliyor” değerlendirmesini yaptı.
“İYİ TEMİZLENMEMİŞ DİŞ YÜZEYLERİNDE DİŞ TAŞI BİRİKİMİ ARTACAKTIR”
Ağız içindeki tükürük miktarının sağlık açısından kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Çalı, “Tükürük, hem yumuşak dokunun hem de diş yüzeylerinin temizlenmesinde merkezi rol oynar. Azalmış tükürük, ağız kuruluğuna neden oluyor. İyi temizlenmeyen diş yüzeylerinde ise plak ve diş taşı birikimi artıyor. Bu durum zamanla diş etlerinde enfeksiyonlara yol açabilir” ifadelerinde bulundu.
“BOZULMUŞ DİŞ ETİ, CERRAHİ GİRİŞİMLERDE İYİLEŞMENİN GECİKMESİNE NEDEN OLUR”
Çalı, sigaranın içerdiği nikotinin damarlar üzerinde daraltıcı bir etkisi olduğunu ve şunları ekledi:
“Bu daralma, diş etlerinin ve kemik dokusunun beslenmesini olumsuz etkiliyor. Sigara kullanan kişilerde damarlardaki daralma sonucu diş etlerinde kanama meydana gelmediğinden, enfeksiyonlar genellikle geç fark edilir. Plak ve diş taşlarının zamanla diş etlerinden çekilmesine neden olduğu gözlemleniyor. Bu da dişlerde hassasiyet oluşumuna ve diş kayıplarına nedenolan sorunları beraberinde getiriyor. Beslenme bozukluğu nedeniyle diş etleri ve kemik dokusu zamanla zayıflıyor, cerrahi işlemlerde iyileşme süresi uzuyor. Diş kaybı yaşayan ve sigara kullanan bireylerde implant tedavisinin başarılı olma ihtimali düşebiliyor.”
“SİGARA İÇEN KİŞİLERDE KANSER RİSKİ, İÇMEYENLERE GÖRE 6 KAT FAZLA”
Sigara kullanan bireylerde kırmızı ve beyaz lezyonların oluştuğuna dikkat çeken Çalı, “Bu lezyonlar kansere sebep olan oluşumlar olduğundan son derece önemlidir. Ağız, dudak, dil ve gırtlak kanserleri sigara içen kişilerde yüzde 90 oranında görülebilmektedir. Bu oran, sigara içilen miktar ve bağımlılık süresine oranla artış gösteriyor. Sigara içen kişilerde bu tür kanserlerin oluşma riski, sigara içmeyenler ile kıyaslandığında 6 kat daha fazladır” şeklinde konuştu.
(İHA)