Türkiye, sahte diploma krizi ile çalkalanıyor. Milli Eğitim Bakanlığı ve Gazi Üniversitesi bünyesindeki bazı bürokrat ile memurların e-imzalarını kullanarak sahte üniversite ve lise diplomaları, sürücü belgeleri ve resmi atamaların hazırlandığı iddiaları gündeme geldi. Bu konu üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bir soruşturma başlatıldı ve 197 şüpheliyi kapsayan iki ayrı iddianame hazırlandı.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımla, 197 şüpheliden 37’sinin tutuklandığını belirterek, “Suç örgütü çökertilmiş, üyeleri tutuklanmıştır” açıklamasında bulundu.
Eğitim-Bir-Sen ise sahte diploma iddiaları ile ilgili yaptığı açıklamada, sahte belgelerle diploma, ehliyet ve elektronik imza (e-imza) üreten çeteye yönelik başlatılan adli ve idari süreçlerin titizlikle takip edildiğini vurguladı.
Açıklamada, bu sahtekarlığın bir üniversitenin iç denetim mekanizması sonucunda tespit edildiği ve ilgili mercilere intikal ettirildiği belirtildi. Şunlar ifade edildi:
“Suç örgütlerinin bu tür eylemleri, görevini layıkıyla yerine getiren binlerce kamu çalışanını da töhmet altında bırakmakta; toplumsal huzur, güven ve barış zedelenmektedir. Başlatılan yargı süreci, suçluların tespiti ve cezalandırılmaları açısından olduğu kadar kamu görevlilerinin emeği ve itibarının korunması açısından da büyük önem taşımaktadır. Dünya çapında artış göstermekte olan siber suçlar, yalnızca bireylerin değil, kamu kurumlarının da güvenliğini doğrudan hedef almaktadır. Kamu kurumlarımızın bilişim altyapısını güçlendirmek için gerekli adımlar vakit kaybedilmeden atılmalıdır.“
Resmi soruşturmanın devam ettiği bir süreçte, konunun başka sahtekarlıkların üzerini örtmek için çeşitli alanlara çekilmeye çalışıldığı da gözlemlenmektedir. Bu tür manipülasyon girişimleri, suç çeteleri ve örgütleri arasında bir zımni ortaklık olarak değerlendirilmekte. Sahtecilik yapanların kamuoyuna ifşa edilmesi, kamu vicdanının rahatlatılması ve kamu görevlilerinin emek ve onurunun korunması adına kritik bir gereklilik teşkil etmektedir. Sahtekarlık yoluyla hak ve menfaat elde edenlerin tamamı, yayımlanacak olan “Yüzsüzler Listesi” ile kamuoyuna yansıtılmalıdır.
