CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde açıklamalarda bulunarak, Gezi davası kapsamında tutuklu bulunan Çiğdem Mater, Mine Özerden ve Kadıköy’de gözaltına alındıktan sonra tutuklanan üniversite öğrencisi Esila Ayık‘ı ziyaret ettiklerini duyurdu.
Özel, “Gezi’den tutuklu olan arkadaşlarımızın burada geçirdikleri her gün ve bu ana kadar 1095 gün, hepimizin adına yattıkları ve Tayyip Erdoğan’ın husumeti yüzünden yattıkları günlerdir” ifadelerini kullandı.
Gezi davasında yaşanan süreçleri “utanç verici” olarak tanımlayan Özel, İmralı Süreci’nin sonucu olarak siyasi tahliyelerin olacağı iddiasını dile getirdi ve sözlerine şöyle devam etti:
- “Gezi’den ceza verme gibi utanç verici bir sürecin geldiği noktadayız. Bu süreçte, süreç sürecinde, adını kimsenin koymadığı, süreç sürecinde bir ilerleme sürecinin içinde her şey ve oradan sonra siyasi tutsaklara özgürlük gelirken, bu arkadaşlarımız da bu sürecin bir yan ürünü olarak, yan kazanımı olarak dışarıya çıkacaklarını ümit ediyoruz. Ancak böyle olmamalıydı. Bu kadar büyük bir haksızlık yaşanmamalıydı”
“ELİNDE TUTTUĞU DÖVİZİN DOĞRULUĞUNU İSPATLIYOR”
Ziyaretin diğer bir gündem maddesi ise 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Esila Ayık oldu.
Esila’nın sağlık sorunları hakkında bilgiler veren Özel, onun cezaevinde kalmasının hem hukuka hem de vicdana aykırı olduğunu ifade etti.
“Esila içeride geçirdiği her gün elinde tuttuğu dövizin doğruluğunu ispatlıyor” diyen Özel, genç öğrencinin yurt dışında fotoğrafçılık eğitimi aldığını ve geçim zorluğu nedeniyle iki işte çalışmak zorunda kaldığını aktardı.
Özel, Esila’nın bir afiş nedeniyle tutuklanmasına da tepki göstererek, “Cumhurbaşkanına diktatör demenin ağır eleştiri sınırları içinde olduğuna ilişkin Yargıtay kararları var, mahkeme kararları var” şeklinde konuştu.
“BÖBREK HASTASI KIZ İÇERDEYSE BURASI DİKTATÖRLÜKTÜR”
Özel, sözlerine şöyle devam etti:
- “Cumhurbaşkanına diktörü de diyoruz, şeddeli diktatör de diyoruz. Tek adam da diyoruz. Bunların söylenebildiği ülkelere demokrasi, bunun söylendiği ülkelerde içeriye 21 yaşında genç, böbrek hastası, kalp kapağında sorun olan bir kızı içeriye koyarsanız da oraya diktatörlük diyoruz..
- Bir ülkede bir siyasetçiye sert tutumundan dolayı diktatör denilemiyorsa orası diktatörlüktür. Denilebiliyorsa demokrasidir. Kararı yüce milletimiz verecektir.
“BİZİ DÜNYAYA GÜLDÜRMEYİN”
Genç öğrencinin serbest bırakılması gerektiğine dikkat çeken Özel, “Allah aşkına, yurt dışında burslu okuyan çok başarılı bir fotoğraf sanatçısı ve fotoğrafçı olan, edebiyat dalında ödülleri olan bu arkadaşa sakın yurt dışına çıkış cezası verip de kendinizi de bizi de dünyaya güldürmeyin” uyarısında bulundu.
