DEVA Partisi‘nden istifa eden Bağımsız İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in vergi tahsilatını artırmak adına sanayi bölgelerine ve şehir girişlerine maliyeciler yerleştirileceğine dair açıklamasına sert bir yanıt verdi. Ösen, TBMM’de gerçekleştirdiği basın toplantısında, “Ekonomik krizin bedelini emekçiye ödetecekler. AKP iktidarı elini yine halkın cebine attı” şeklinde konuştu.
Ösen, bu uygulamanın ekonomi yönetiminin çaresizliğini gözler önüne serdiğini belirtip, “Bu akıl dışı önerilerin, ekonomi yönetiminin içine düştüğü çaresizliği bir kez daha ortaya koyduğunu” ifade etti.
AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik 19 Mart tarihinde başlattığı soruşturmaların sadece hukuksuz bir siyasi müdahale olmadığını dile getiren Ösen, bunun aynı zamanda Türkiye ekonomisine “son 25 yılın en ağır darbesini vurduğunu” savundu. Hükümetin bu operasyonları hukuki bir süreç olarak göstermeye çalıştığını vurgulayan Ösen, “Ancak kamuoyunun büyük bölümü, bu sürecin adalet ve hukukla değil, siyasi hesaplarla yürütüldüğünün farkında” dedi.
“TEKRAR TEKRAR İZLEMEK DURUMUNDA KALDIK”
Şimşek’in vergi planlamasına yönelik açıklamalarına da değinen Ösen, eleştirilerini şu şekilde güncelledi:
“Piyasaların sert tepkisi ve ekonomik göstergelerdeki bozulma AKP’nin açıklamalarını boşa çıkarıyor. Ekonomi yönetiminin kafası karışık. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, vergi tahsilatını artırmak için şehir girişlerine ve sanayi bölgelerine maliyeciler yerleştirme önerisinde bulundu. Akıllara durgunluk veren bu açıklama gerçek mi değil mi diye, Sayın Şimşek’in sözlerini tekrar tekrar izlemek, tekrar tekrar okumak durumunda kaldık.”
Vergi politikalarının geçmiş uygulamalarla çeliştiğini belirten Ösen, “Sayın Şimşek, 2023 seçimlerinden sonra milletin boğazını sıktınız. Ekonomi tarihimizin en yüksek vergilerini topladınız. KKM, deprem, EYT bahaneleri arkasına saklanarak, sanayicinin de işçinin de gelirine ortak oldunuz” dedi.
Motorlu Taşıtlar Vergisi örneğini hatırlatan Ösen, “Çok değil bundan 1,5 sene önce, 2023 yılında, yılda 2 kez ödenen Motorlu Taşıtlar Vergisi’ni 2 katına çıkararak, toplamda 4 kez araç başına vatandaştan vergi almadınız mı? O günleri ne çabuk unuttunuz da bugün vergi borazanlığı yapıyorsunuz?” ifadelerini kullandı.
Sanayicilerin destekten yoksun üretim yapmaya çalıştığını belirten Ösen, “2 yıldan bu yana sermayesinden feragat ederek dükkanını, fabrikasını çalıştırmaya çalışan, artan girdi maliyetlerine karşın neredeyse hiçbir finansman desteği almadan emek ve değer üreten insanların kapısına vergi memurlarını yollamak, en hafif tabiriyle rezalettir, iş bilmezliktir” şeklinde konuştu.
Ekonomi yönetiminin güvensizlik yarattığını ifade eden Ösen, sözlerini tamamlayarak şu tespitlerde bulundu:
“Ekonomi programının temeli çökmüş durumda. Enflasyon hâlâ yüksek, faizler üreticiyi boğuyor, güven endeksleri düşüyor. Merkez Bankası, yaşanan krizi gizlemek için küresel gelişmeleri bahane ediyor, ama vatandaş gerçeği yaşıyor. 2025 yılında faize ayrılacak 2 trilyon liralık bütçe, bu sistemin kimin için çalıştığını gösteriyor: Halk için değil, finans çevreleri için. Bu dev kaynakla yapılabilecek onlarca yatırım, verilebilecek destekler göz ardı ediliyor. İktidarın yürüttüğü ekonomik program ne rasyonel ne adil. Siyasi operasyonların gölgesinde şekillenen ekonomi yönetimi, hem içeride güven kaybetti hem de yıl sonu hedeflerinden hızla uzaklaştı. Bu yük daha fazla taşınamaz.”