Her yıl orman yangınları nedeniyle sıkça gündeme gelen “kozalak patlaması” efsanesinin gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı.
Bursa Teknik Üniversitesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Neşat Erkan, iklim değişikliğinin getirdiği aşırı sıcak hava ve kuraklığın bir dizi olumsuz etkiye yol açabileceğini ifade etti.
Özellikle yaz mevsiminde normal sıcaklıkların üstündeki derecelerin, düşük nem oranı ve rüzgarın birleşiminin, orman yangınları için uygun bir ortam yarattığını belirten Erkan, küçük bir kıvılcımın bile büyük ormanlık alanları kül edebileceğini ve ekosistemi ciddi şekilde etkileyebileceğini aktardı.
Rüzgarla yayılan yangınların önlenmesi ve müdahalenin önemi üzerinde durarak, yüksek enerjili yangınlara müdahale etmenin son derece zor olduğunu vurguladı. Erkan, yangınların yayılması konusunda halk arasında ve sosyal medyada sıkça dile getirilen “kozalak patlaması” efsanesini ise şu sözlerle ele aldı: “Kozalak patlaması, metrelerce veya yüzlerce metre uzaklara kozalağın patlayarak yangını yayması söz konusu değil. Kozalak patlamaz. Eğimli arazilerde yanan bir kozalak aşağıya yuvarlanarak gidebilir ve orada otları tutuşturabilir ancak patlaması söz konusu değil.”
Yangınların yayılımının rüzgarla doğrudan ilişkilendiğini vurgulayan Erkan, “Özellikle enerjinin çok yüksek olduğu zamanlarda orman yangını sırasında sıcak havanın, içinde barındırdığı kıvılcımlarla adeta alev topu gibi uzaklara hareket edip başka bir noktada yangına yol açmasıyla ilgili bir durum. O yüzden yangın büyümeden, enerjisi yükselmeden kontrol altına alınmalı” diyerek dikkat çekti.