Kiracılar ile ev sahipleri arasındaki tartışmalar devam etmekte. Kiracılar yasal zamdan hoşnut değilken, ev sahipleri merkezi konumlarda yaşayan düşük kira bedeline sahip kiracıları için tahliye davası açma yoluna gidiyor. Yaklaşık 100 bin kiracı ile ev sahibi davaları, hukukun gözünden değerlendirilmeye başlandı.
Haber Global’in aktardığına göre, Avukat Gizem Gonce, ev sahibinin tahliye davası açmasının ardından, mahkemenin haklılık durumuna göre kiracının masraflarını ödemesine karar verebileceğini belirtti. Eğer mahkeme, ev sahibini haklı bulursa, kiracı yasal olarak pes etmeye zorlanabilir.
Evin tahliyesi sırasında kiracıların hakları da önemli bir konu. Gonce, “Tahliye kararı istinafa açık bir karar ise, uygulama hayata geçirilebilir. Ev sahipleri, tahliye kararını icra dairesinden hızlı bir şekilde elde edebilir” açıklamasında bulundu.
“ÇOCUĞUM GELECEK ÇIK” DEVRİ BİTTİ
Kiracının ödemelerini düzenli yapmaması, tahliye için geçerli bir sebep sayılabilir. Ancak, haksız yere tahliye durumu da yaşanabilir. Gonce, bu konuda şunları söyledi:
“Ev sahibi, daha yüksek kira almak amacıyla ‘Ben oturacağım, çocuğum gelecek’ gibi beyanlar verip kiracısını kandırıyorsa, kiracı bunu kanıtlayabilir. Bu durumda 1 yıllık kira bedeli ve taşınma masraflarını ev sahibinden talep etme hakkına sahiptir.”
Avukat Emre Doğan, tahliye davaları ile ilgili olarak İcra İflas Kanunu çerçevesinde 3 aylık kira bedelinin icra dosyasına yatırılması durumunda tahliyenin durdurulabileceğini belirtti.
10 GÜNDE DETAYINA DİKKAT!
Doğan, tahliye sürecinin 10 günlük süresi hakkında şu bilgileri verdi:
“Tahliye kararının icra edilmesi için kesinleşmesine ihtiyaç yoktur. Mahkeme kararı kiracıya veya vekiline sunulduktan sonra, kiraya verenin, tahliye işlemi için 10 gün beklemesi gerekecektir.”
MÜMKÜN DEĞİL!
Doğan, kiracıya tahliye haberinin 15 gün önceden verilmemesi durumunda, kiracının evden ve iş yerinden çıkarılmasının imkansız olacağını vurguladı:
“Kanuni düzenlemeler çerçevesinde, ödenmemiş kira bedelinin mevcut olması, yazılı tahliye taahhüdünün varlığı, kiraya verenin konut ve işyeri ihtiyaçları, yeni malikin konut ve iş yeri ihtiyacı gibi sebepler tahliye nedenleri arasında sayılacaktır.”