Ekrem İmamoğlu’nun sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım şu şekilde:
“AK Parti ve MHP’ye oy veren değerli kardeşlerime sesleniyorum. Dinden ve vicdandan bahsetmeyi alışkanlık haline getirenler, mübarek Ramazan ayının bir iftarında, 31 yıllık diplomamı iptal ettirip, aynı günün gecesinde bir sahur vakti gözaltına aldılar.
Belediye başkanlık görevine geldikten sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne 1200 müfettiş atandı; her işlemimiz detaylı bir şekilde incelendi. Attığımız her adım ve aldığımız nefes, sürekli bir gözetim altında takip edildi. Yıllardır gelmeyen müfettişlerin tamamı İBB’de kamp kurarken, İBB Meclisi de bizi sürekli izledi. Bazı medya kuruluşları her gün eksik arayarak peşimizdeydi. İhaleler de dahil olmak üzere tüm iş ve işlemler anında basında yer aldı ve detaylı bir şekilde halka sunuldu.
Şükürler olsun ki bu denetimlerin hepsinden tertemiz çıktık; hiçbir usulsüzlük ortaya çıkmadı.
Halk her şeyi izledi, biliyordu ve 3. kez 1 milyon oy farkıyla bizleri seçti.
Ve ardından her şey değişti.
Belediyeden iş bulamamış bir grup insan ve çeşitli suç kayıtları bulunan bazı kişiler şikayetlerde bulundu. Bu duruma gizli tanık ifadeleri eklendi ve burada akıl almaz bir suçlama dosyası oluşturuldu. Kapsayıcı bir iddianame hazırlandı, içine akıllarına gelen her şeyi koydular.
Şimdi ise “yavuz hırsız ev sahibini bastırır” misali, hakkımızda asılsız haberlerle üste çıkmaya çalışıyorlar. Ciddi bir suç bulamayınca insanları arayıp “gizli tanık”, “yalancı şahit” olmaya zorlamakta. Bu durum oldukça üzücü.
Bizim Allah’a şükretmeyeceğimiz hiç bir hesabımız yok. Kumpaslarla hareket edenler er geç kaybedecek, ama bu süreçte ülkemiz büyük zarar görüyor.
Bir günde diplomam iptal ediliyor, ailemizin yıllarca alın teriyle biriktirdiği mal varlığımıza zorla el konuluyor, onurumuza saldırılıyor.
Bir gün, herkesin kapısını çalabilecek olan bu hukuksuzluklara karşı, çocuklarımız ve geleceğimiz için dur demeliyiz. Kendisine ait olmayan koltuğu korumak adına her yolu mübah gören anlayışa itiraz etmeliyiz. Ahlak, hak ve hukuk savunulmalı ki bunun herhangi bir partisi yoktur.
Bu ülkenin her görüşten insanının sağduyusuna güveniyorum. Herkesin milli iradeden yana olduğuna dair en küçük bir şüphem yok. Haktan ve hukuktan nasibini almamış bir avuç insanın bu ülkeye yaşattığı zulmü durdurmalıyız. Seçimler gelir geçer; bu parti gelir, diğeri gider, ama kalıcı olan, hukuka ve adalete olan inancımızdır.
Herkes için, her daim adalet.”
