Dünya üzerinde Güneş patlamalarının etkileri hala tartışmalı bir konu olarak gündemde kalıyor. Son zamanlarda Güneş’te nadir görülen iki farklı türde patlama yaşandı. Bu patlamaların ardından Güneş’ten fırlayan radyoaktif parçacıkların 16 Nisan’da Dünya’ya ulaşacağı ve gezegenin manyetik alanında önemli değişikliklere yol açacağı bildirildi.
İLETİŞİM FELÇ OLABİLİR
Güneş fırtınası olarak bilinen bu olay, uydular üzerinde etkili olarak GPS sinyallerinin ve radyo iletişiminin bozulmasına yol açarak, Dünya yüzeyinde iletişimin aksamış durumuna getirebiliyor.
Ek olarak, Dünya’nın orta enlemlerinde aurora olarak bilinen kuzey ışıklarının gözlemlenebilmesi de mümkün. ABD Ulusal Atmosfer ve Okyanus İdaresi (NOAA), Güneş fırtınasının Dünya’ya doğru ilerleyişinin G2 kategorisine ulaşabileceğini bildirdi.
G2 seviyesi, NOAA’nın beşli ölçeğinde orta şiddetli bir jeomanyetik fırtına anlamına gelmektedir. Bu sınıflandırma, G1 (en hafif) ile G5 (en şiddetli) arasında yapılmaktadır.
G2 şiddetindeki bir fırtına sonucunda aşağıdaki etkiler gözlemlenebilir:
- Kutup bölgelerinde radyo iletişiminde aksaklıklar meydana gelebilir.
- Yüksek ve orta enlemlerde (örneğin Kanada, İskandinavya, ABD) aurora (kuzey ışıkları) ortaya çıkabilir.
- Uydu sistemlerinde ve GPS hizmetlerinde küçük sapmalar ya da bazı durumlarda kısa süreli kesintiler yaşanabilir.
- Elektrik şebekelerinde ufak dalgalanmalar veya uyarılar oluşabilir, ancak genellikle büyük hasarlara yol açmazlar.
- Uzaydaki astronotlar ve uydular için radyasyon seviyeleri artış gösterebilir.
DAHA ÇOK PATLAMA MEYDANA GELEBİLİR
NOAA, yakın zamanda Güneş’in resmi olarak “solar maksimum” evresine girdiğini duyurdu. Bu durum, Güneş’in 11 yıllık aktivite döngüsünün zirvesine yaklaştığını gösteriyor. Böylece, yakın gelecekte Güneş’te daha fazla patlama ve Güneş fırtınası olasılığı artmış durumda. Güneş, her 11 yılda bir döngüsünü revize ediyor ve yeni bir döngüye başlıyor.
Güneş, 2019 yılında 25. döngüsüne başlamıştır. Daha sakin olan bu döngülerde, yani yıldızdaki patlamaların ve lekelerin minimum seviyeye indiği dönemlerde “solar minimum” terimi kullanılmaktadır. Güneş lekelerinin arttığı ve patlama sıklığının yükseldiği dönemler ise “solar maksimum” olarak adlandırılmaktadır.