Yaz Aylarında Estetik Müdahale Sonrası Güneşten Kaçınmak Önemli
Yaz aylarında gerçekleştirilen estetik müdahaleler sonrası güneşe çıkmanın ciltte kalıcı iz bırakma riskini artırdığı belirtildi. Özellikle lazer epilasyon, kimyasal peeling ve dolgu gibi işlemlerin ardından UV ışınlarına maruz kalmanın, lekelenmelere ve iyileşme sürecinin bozulmasına neden olabileceği ifade ediliyor. Uzmanlar, bu riskleri en aza indirmenin yolunun doğru güneş koruyucu kullanımından geçtiğini vurguluyor.
Dermatologlara göre, estetik uygulama sonrası en az SPF 50+ içeren, geniş spektrumlu güneş kremleri tercih edilmeli. Güneş koruyucunun yalnızca sabah sürülmesi yeterli olmamakta. Terleme, deniz veya havuza girme sonrası her 2-3 saatte bir yenilenmesi gerektiği de uzmanlarca hatırlatılıyor.
Uzmanlar, işlem sonrası fiziksel koruma sağlamak amacıyla şapka ve güneş gözlüğü kullanımını da öneriyor. Estetik sonrası cilt bariyerini desteklemek için güneşten kaçınılması gerektiği ifade ediliyor.
İşlemden sonraki ilk 1-2 hafta boyunca doğrudan güneş ışığından uzak durmanın şart olduğu belirtiliyor. İyileşme sürecinde cildin zorlanmaması gerektiği, kabuklanmanın soyulması, kaşınması veya üzerine makyaj yapılmasının iz riskini artırdığı dile getiriliyor.
Cilt tipine uygun ürün tercihinin de önemli olduğu aktarılıyor. Yağlı ciltler için matlaştırıcı, kuru ciltler için nemlendirici içerikli güneş koruyucuların kullanılması gerektiği uzmanlarca ifade ediliyor.
Estetik cerrahlar, özellikle lazer, dermapen veya soyucu işlemlerin sonbahar-kış döneminde yapılmasının daha sağlıklı olduğunu belirtiyor. Bu yaklaşımın, cildin güneşle daha az temas etmesini sağladığı ve iyileşme sürecinin daha sorunsuz geçmesine katkı sağladığı ifade ediliyor.