Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, “Çocuğun gelişimini desteklemenin en doğru yolu, ailesini güçlendirmektir. Bugün attığımız bu yeni adım, tam da bu anlayıştan doğdu. Amacımız, gelişiminde desteklenmeye ihtiyaç duyan her çocuğumuza en erken dönemde ulaşmak.” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Göktaş, Bursa Erken Tanı ve Çocukluk Gelişim Merkezi’nin açılış töreninde, merkezin hizmete girmesinin çocukların hayatında önemli bir etkisi olacağını ifade etti.

Merkezin, çocukların gelişim süreçlerine rehberlik edeceğini belirten Göktaş, burada oyunla öğrenmeyi, duygularını ifade etmeyi, paylaşmayı ve keşfetmeyi deneyimleyeceklerini vurguladı. “Merkez, sevgiyle büyüyen çocuklar, farkındalıkla güçlenen aileler ve umutla şekillenen toplum için güçlü bir başlangıç olacaktır.” dedi.
Bakan Göktaş, merkezdeki uzmanların her çocuğun bilişsel, duygusal, sosyal ve fiziksel gelişimini izleyerek, potansiyelini en iyi şekilde ortaya çıkarmasına yardımcı olacağını kaydetti. “Aileler, çocuklarının gelişiminde aktif bir rol üstlenecek, doğru iletişim, güçlü bağ ve bilinçli ebeveynlik konusunda destek alacak.” ifadelerini kullandı.

Erken çocukluk döneminin, insan hayatındaki en kritik ve değerli evre olduğuna dikkat çeken Göktaş, “Bir çocuğun dünyayı tanıdığı, karakterinin şekillendiği, güven duygusunun kök saldığı yıllardır. Bu yıllarda atılan her adım, duyulan her söz, kurulan her bağ, bir ömür boyu taşınır. Bu dönemde çocuğa sunulan sevgi, ilgi ve rehberliğin en güçlü kaynağı ailedir. Bir çocuğun gelişim yolculuğu önce ailede başlar.” şeklinde konuştu.
Göktaş, bu modeli ülkede yaygınlaştırmayı amaçladıklarını belirterek, şu ana kadar Ankara, Bursa, Mersin ve Kahramanmaraş’taki merkezlerde yürütülen pilot çalışmalarda 115 çocuğa ve ailesine ulaştıklarını açıkladı.

Çocukların güçlü yanlarını ve ihtiyaçlarını belirlemek için özel bir rehber kullandıklarını ifade eden Göktaş, “Akademisyenler tarafından geliştirilen bu rehber, aynı zamanda dünyada 30’dan fazla ülkede kullanılmakta. Biz, bu rehberle çocuklarımızın ve ailelerinin hayatına dokunmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi.
Uygulama sırasında ailelerle sürekli iletişim halinde kalarak, çocuğun gelişimini adım adım izlediklerini belirten Göktaş, “Çocuklarımızın neleri başarabildiğini, hangi alanlarda desteğe ihtiyaç duyduğunu değerlendiriyoruz.” açıklamasını yaptı.
Bakan Göktaş, erken müdahale alanındaki yatırımların, sadece bir çocuğa değil, bir ailenin ve toplumun geleceğine katkı sağladığını vurguladı. Her zaman verilen desteğin, ileride toplumsal gelişim olarak geri döneceğine değindi.

“Çocuklarımızın geleceğine uzanan köprülerden biri olacak”
Her çocuğun keşfedilmeyi bekleyen eşsiz bir evren olduğunu belirten Göktaş, “Bazen bu dünyayı anlamak için biraz daha zamana ve desteğe ihtiyaç olabilir. Görevimiz, o dünyaya sevgiyle dokunmak, her çocuğun potansiyelini fark etmek ve onu en doğru şekilde desteklemektir.” dedi.
Bakan Göktaş, bakanlığının tüm hizmetlerinin odağında ailenin olduğunu belirtti ve “Ailesi güçlü olan bir toplumun geleceği de güçlü olacaktır.” açıklamasında bulundu. 2025 Aile Yılı’nın bu anlayışı Türkiye geneline taşımayı amaçlayan güçlü bir vizyon taşıdığını ifade etti.
Göktaş, “Aile ve Nüfus On Yılı” çerçevesinde aileyi koruyan, güçlendiren ve destekleyen politikaların derinleştirileceğini aktardı.

Erken Tanı ve Çocukluk Gelişim Merkezi’ndeki modelin Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı ile iş birliği içinde yürütüleceğini belirten Göktaş, “Her kurumun katkısı, çocuklarımızın geleceğinde iz bırakacaktır.” şeklinde konuştu.
UNICEF Türkiye Temsilcisi Paolo Marchi ise, her çocuğun hayata en iyi şekilde başlama hakkına sahip olduğuna işaret ederek, “Erken müdahale, en etkili stratejilerden biri değil, aynı zamanda bir toplumun yapabileceği en merhametli ve maliyet açısından en verimli yatırımlardan biridir.” dedi. Marchi, UNICEF’in bu konuda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile iş birliği yapmaktan gurur duyduğunu belirtti.




