Son günlerde sosyal medya uygulamalarında binlerce kullanıcının yüzünü buzlu su dolu kaplara batırarak kısa sürede canlı bir cilt görünümü yakalamaya çalıştıkları görüldü. Peki dermatologlar bu trend hakkında ne düşünüyor?
Güzellik dünyasında hızla yayılan ‘buzlu su banyosu’ tekniği, cildin birkaç saniyeliğine soğuk suya maruz bırakılmasıyla uygulanıyor. Bu yöntem sayesinde gözeneklerin küçüldüğü, şişliğin indiği ve cildin daha parlak göründüğü iddia ediliyor.
Bu yöntemde, bir kaseye soğuk su ve birkaç parça buz konularak yüz, 10-15 saniye boyunca suya batırılıyor. İşlem toplamda 1-2 dakikayı geçmeyecek şekilde tekrarlanıyor. Sonrasında cildin hafifçe kurulanıp nemlendiriciyle desteklenmesi öneriliyor.
Yöntem sabahları göz altı şişkinliğini azaltabiliyor. Soğuk etkiyle gözenekler daha küçük görünebiliyor. Geçici kızarıklık ve iltihaplanmayı sakinleştirebiliyor. Ayrıca, kan dolaşımını hızlandırarak cilde kısa süreli bir parlaklık kazandırabiliyor. Dalış refleksi sayesinde kalp atışını yavaşlatıp rahatlama hissi yaratabiliyor.
Dermatologlar, rosacea, egzama, aşırı hassas cilt veya soğuk alerjisi olan kişilerin bu yöntemi denememesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, uygulamanın profesyonel tedavilerin yerini alamayacağı konusunda da kullanıcıları uyarıyor.
Buzlu su banyosu cilde anlık bir tazelik ve rahatlama sağlayabilir. Ancak kalıcı etkiler beklemenin çok gerçekçi bir yaklaşım olmadığını unutmayın.
Uzmanlar bu trendin keyif için zaman zaman uygulanabileceğini, fakat cilt sağlığı için temel adımların yani dengeli beslenme, güneşten korunma ve düzenli nemlendirmenin çok daha önemli olduğunu hatırlatıyor.