Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu‘nun tutuklanmasıyla ilgili Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi (YBYK) Genel Kurulu’nda Türkiye aleyhine yapılan açıklamalara sert bir eleştiri yöneltti. Büyükakın, “Burada yalnızca muhalefetin görüşlerinin dile getirildiği ve raporlarda bu muhalif görüşlerin ağırlıklı olarak ele alındığı durumları biz raportörlere defalarca aktardık. Ancak ne yazık ki hükümetin görüşleri raporlara yansımıyor,” şeklinde konuştu.
“HÜKÜMET UYGULAMALARI BURADA ANLATILANLARLA UYUŞMUYO”
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Fransa’nın Strasbourg şehrinde gerçekleştirilen Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nin 48. Genel Kurulu’na katıldı. Kongre esnasında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla ilgili Türkiye aleyhine gerçekleştirilen konuşmalara müdahale eden Büyükakın, önemli değerlendirmelerde bulundu. İşte o açıklamalar…
“Algıyla gerçeklik bu kadar iç içe geçmişken, benim durumum belki de en zor pozisyonda. Türkiye’de hükümetin uygulamaları ile burada anlatılanlar asla aynı şeyler değil.”
Büyükakın, kayyum atamaları konusunda da raportörlerin bu süreci nasıl değerlendirdiklerini bir kez daha vurguladı. “Hükümetin terörle bağlantılı yapılarla ilgili aldığı tedbirleri hukuksuz olarak nitelendiren raportörler, bir başka gerçeği her zaman göz ardı ettiler. Örneğin, DEM Parti tarafından aday gösterilen belediye başkanlarının yanlarına eş başkan sıfatıyla atanan, hukuki bir temeli olmayan isimler kayyum olarak değerlendirilemedi,” dedi.
Gerçeklik bloke oldu. Burada sadece muhalefetin görüşlerine yer verildiğini ve raporlarda muhalif bakış açısının ağırlık kazandığını aktararak, hükümetin görüşlerinin raporlarda yer almadığını ifade etti. Gerçeklik ile propaganda arasındaki farkın bir türlü belirginleşmediğini vurguladı.
BÜYÜKAKIN: “SANKİ HERKES SOKAKTA GİBİ ALGI YARATILIYOR”
Büyükakın, konuşmasına devam ederek, “Türkiye’de demokrasinin işlemesi, hukukun yaşama geçirildiği bir ortam olduğunu, Ekrem İmamoğlu’nun görevden alınma sürecinin aslında bir hukuk prosedürü olduğunu net bir şekilde ifade etmek gerekiyor. Şu anki yargı sürecinin bu şekilde tartışılması ve dünya kamuoyuna sanki sokaktaki tüm insanların sesi varmış gibi lanse edilmesi Türk gerçekliğini yansıtmıyor,” şeklinde konuştu.
Büyükakın, “Burada propagandaya alet edilmiş bir anlatım mevcut. Bu nedenle hükümetin görüşlerinin raporlara dahil edilmesi gerektiğini ve mevcut orantısızlığın düzeltilmesi gerekliliğini ifade ediyorum,” dedi.