Hindistan’ın Gucerat eyaletinin Ahmedabad kentindeki havalimanı yakınlarında, 242 kişiyi taşıyan bir yolcu uçağı yerleşim alanına düştü. Air India’nın 171 sefer sayılı uçağına ait olan kazada 241 yolcu hayatını kaybederken, yalnızca 1 yolcu enkazdan yürüyerek kurtulmayı başardı. Kazaya ilişkin yeni detaylar ortaya çıkarken, uçağın pilotunun çarpışmadan hemen önce hava trafik kontrolüne yardım çağrısı gönderdiği belirtildi.
Hindistan Havacılık Otoriteleri, kaptan pilot Sumeet Sabharwal’ın hava trafik kontrolüne acil durum mesajı gönderdiğini doğruladı. Ancak hava trafik kontrolü, pilotun yardım çağrısına yanıt verdiğinde, karşı taraftan “hiçbir yanıt gelmediği” bilgisini aktardı.
YARDIMCI PİLOT HATASI
Air India uçağının son görüntülerini inceleyen eski F-16 savaş pilotu Ryan Bodenheime, kazanın büyük ihtimalle yardımcı pilotun hatasından kaynaklandığını ifade etti.
Bodenheime, iniş takımının hala açık olduğu ve kanatların “ince” göründüğünü—yani flapların geri çekildiğini—belirtti. Flapların, kalkış sırasında açılması gerektiğini ve inişte uçağın yavaşlamasına yardımcı olduğunu hatırlatan Bodenheime, “Normalde kalkıştan birkaç saniye sonra pilot, yardımcı pilota ‘iniş takımlarını topla’ komutu verir. Yardımcı pilot da bir kolu çekerek iniş takımını, yani tekerlekleri içeri alır. Ancak yardımcı pilot, büyük ihtimalle iniş takımını değil flapları yanlışlıkla geri çekti.” dedi.
“UÇAK KALDIRMA KUVVETİNİ KAYBEDİYOR”
Uçağın kalkıştan çarpışmaya kadar geçen havaalanı görüntülerini inceleyen deneyimli pilotlar, uçağın davranışlarının kaldırma kuvvetini kaybettiğini gösterdiğini ifade ediyor. Uzmanlar, pistten havalanan ancak aniden kaldırma kuvvetini kaybeden uçağın iki duruma maruz kalabileceğini belirtiyor.
Birinci durum, her iki motorda itme kaybı yaşanması; kuş çarpması, yakıt kirliliği veya başka bir arıza nedeniyle olabilir. İkinci durum ise, kalkış ve iniş sırasında uçakların kaldırma kuvvetini artırmak için kullanılan kanatçıkların ayarlarında bir hata yapılmasıdır.
Bazı pilotlar, uçağın son anlarına ait görüntülerde motorlardan alev, duman veya kıvılcım çıkmadığını, kuşların da bulunmadığını, bunun da motorların sağlam ve çalışır durumda olabileceğini gösterdiğini belirtti. Ancak havacılık güvenliği uzmanı ve eski eğitmen pilot Kaptan Mohan Ranganathan, motor arızalarının her zaman duman veya yangınla birlikte olmayabileceğini ifade etti.
Ranganathan, The Telegraph’a yaptığı açıklamada, “Bir kompresör durması, yangın veya duman olmadan itme kaybına yol açabilir. Kuş çarpması, motor yangınına veya dumana neden olmak zorunda değildir.” dedi.
Kaynak: telegraphindia