MHP lideri Devlet Bahçeli’nin terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik ‘Meclis’te konuşsun!’ çağrısıyla başlayan İmralı süreci, ikinci bir barış süreci olarak ele alındı. Bu bağlamda PKK’nın fesih ve silah bırakma açıklaması, sürecin nasıl ilerleyeceği konusunda tartışmalara yol açtı. Özellikle Lozan ve 1924 Anayasası’nı hedef alan bildiri metninin içeriği, gündemin sıcak maddeleri arasında yer aldı.
Terör örgütünün silah bırakma ve fesih açıklamasına rağmen somut adımların atılmaması, sürece yönelik eleştirileri artırdı. Partisinin grup toplantısında konuyla ilgili ifadelerde bulunan Devlet Bahçeli, dikkat çekici değerlendirmelere imza attı.
“BEDELİ VAHİM ÖTESİ”
“Terörsüz Türkiye” hedefini çağı aşacak bir duruş olarak tanımlayan Devlet Bahçeli, şu sözleri dile getirdi:
“Türkiye yeni bir döneme adım atmıştır. Bu nedenledir ki, PKK’nın silah bırakma sürecinin ivedilikle tamamlanması gerekli. Provokasyon niteliğindeki ve kimsenin kaldırabileceği yeni çatışmalar yaratacak tahriklere karşı son derece dikkatli olunmalıdır.”
Diğerlerinin söylediklerinin veya sürece ilişkin olumsuz bakış açılarının çok fazla önemi yoktur. 27 Şubat İmralı açıklamasına uygun olarak, PKK’nın varlığını sona erdirdiğini ve silahlarını bıraktığını 12 Mayıs’ta ifade etmiştir.
Kanlı süreç tamamen sonlanmalıdır. Kara bir dönem, kapanmamak üzere kapatılmalıdır. Umutların yeşermesi, barış ortamının hakim olması gerekmektedir. Geri dönüş yoktur. Aksi takdirde ortaya çıkacak sonuçların bedeli ise vahim olacaktır.”
BAHÇELİ’NİN İMRALI SÜRECİ AÇIKLAMALARI
Uluslararası İlişkiler ve Strateji Uzmanı Dr. Erol Mütercimler, Devlet Bahçeli’nin İmralı sürecine dair açıklamalarını değerlendirdi. Sert bir üslup benimseyen MHP liderinin uyarı niteliğindeki sözlerinin arka planını anlatan Mütercimler, Sözcü TV’de İpek Özbey’e bazı yorumlar yaptı.
Tartışmalara yol açan Bahçeli’nin “vahim ötesi bedel” ifadesini Türkiye, ABD ve Ortadoğu bağlamında analiz eden Mütercimler, şu şekilde konuştu:
“ABD, yeni Ortadoğu’yu şekillendirme planlarını hayata geçiriyor. Hedeflerine ulaşmak için yalnızca birkaç durakları kaldı. Suriye’de Türkiye ile İsrail’in bir karşı karşıya gelmesi yakın görünüyor.”
“Ortadoğu’nun geleceğinde kanlı çatışmaların son bulması mümkün görünmüyor. Şu an için en az zarara uğrayan pakt Türkiye’dir.”
“Eğer PKK, bir aparat olarak yaşamaya devam ederse, Türkiye elindeki tüm askeri gücü buraya yönlendirir ve kanlı sonuçlar ortaya çıkar.”