Bursa’da, eğitmen pilot Furkan Otkum (29) ve öğrenci pilot Murat Avşar’ın (32) yaşamını yitirdiği uçak kazasıyla ilgili davada tutuksuz sanıklar Fevzi A., Cüneyt A. ve Mustafa K., kazanın pilotaj hatasından kaynaklandığını iddia ederek beraat talebinde bulundu. Sanıklardan Mustafa K., uçak kalkışından sonra bir çalışanın kendisine, güneş ışımasından kaçınmak amacıyla internetten aldıkları ‘metal perde’nin uçağın tavanına yerleştirildiğini aktardığını belirterek, kazanın bu perdenin pilotların üstüne düşmesinden kaynaklanabileceğini öne sürdü.
Olay, 25 Nisan 2022 tarihinde Bursa’nın Yunuseli Havaalanı’ndan kalkış yaptıktan kısa süre sonra irtibat kurulamayan tek motorlu eğitim uçağının, Osmangazi ilçesindeki Bağlarbaşı Mahallesi Sarıgül Sokak’ta iki katlı bir binaya çarparak düşmesiyle meydana geldi. Uçaktaki pilot Otkum ve Avşar hayatını kaybederken, iki ev ve iki araç da hasar gördü. Uçağın aşağı düşüşü ve alev alması çevredeki güvenlik kameralarına yansıdı. Görüntülerde, sokakta bulunan vatandaşların kaza öncesinde sesleri duyarak kaçıştıkları gözlemlendi. Sokakta yürüyen iki kişi, uçağın düşmesi sırasında alev topunun yükselmesi ve kopan parçaların etkisiyle şans eseri yara almadan kurtuldukları anlar kaydedildi. Uçak yakıtının aniden tutuşması sonucu sokak ve park halindeki araçlar da alevler arasında kaldı.
TUTUKSUZ 3 SANIĞIN 15’ER YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ
Ankara’dan gelen kaza kırım ekibinin incelemelerini tamamlamasının ardından, uçağın enkazı bulundukları yerden kaldırıldı. Kazadan sonra gözaltına alınan sivil havacılık firması sahibi Fevzi A., BURULAŞ’ta görevli Cüneyt A. ve uçak teknisyeni Mustafa K., tutuksuz olarak yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde, üç sanık hakkında ‘Taksirle ölüme veya yaralanmaya neden olma’ suçundan 15’er yıla kadar hapis cezası talebiyle dava açıldı.
‘UÇAKLARIN BAKIMI KONUSUNDA YETKİYE SAHİP DEĞİLİZ’
Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan ilk duruşmaya tutuksuz sanıklar Fevzi A., Cüneyt A. ve Mustafa K. ile yaşamını yitiren pilotların yakınları ve avukatları katıldı. İlk kez hakim karşısına çıkan Cüneyt A., o dönemde BURULAŞ’ta Strateji ve İş Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığını, Yunuseli Havaalanı’nın da kendi sorumlulukları altında bulunduğunu ifade etti. Cüneyt A., “Bu havalimanı sadece eğitim havalimanı değildir. Belli ağırlıktaki özel uçaklar da buraya iniş yapabilir. Benim birimim bu havalimanının elektrik, temizlik ve su gibi işlerinden sorumludur. Hangi gün, ne kadar uçuş yapılacağı bizim iznimize tabi değil. Uçakların bakımı konusunda yetkiye sahip değiliz” tarzında konuştu.
Cüneyt A., yöneltilen suçlamaları reddederek, “Olayda herhangi bir yetki ve sorumluluğum olmadığı için vefat edenlere ilişkin sorumluluğum yoktur. Bir kusur ve taksirim bulunmadığından beraatimi talep ederim” dedi.
FİRMA SAHİBİ, UÇUŞLARDAN SORULU MESUL MÜDÜRÜ SUÇLADI
Sivil havacılık firmasının sahibi Fevzi A. ise firmanın yetki alanlarının uçak bakımı, sigorta ve pilot lisansına ilişkin işlemler olduğunu belirtti. Fevzi A., “Her ne kadar eğitim uçuşu dense de aslında bu tecrübe uçuşudur. Uçuşu yapan pilotun yanındaki emniyet pilotu da olası durumda müdahale etmek için bulunuyor. Furkan da bu amaçla Murat Avşar’ın yanında bulunmuştur. Uçuşlardan sorumlu mesul müdür Selim P. olduğu için uçuşları o planlar. Kazaya uğrayan uçak gün içerisinde Selim P. idaresinde İzmir’e uçtu, döndüklerinde uçuş kayıt defterine herhangi bir olumsuz durum yazılmadı. Uçuşun ardından Selim P. teknisyene, ‘Uçak fazla yakıyor’ demiş ancak bu deftere yazılmamış ya da bize bildirilmemiştir.” şeklinde konuştu. Fevzi A., olay günü Selim P.’nin Murat Avşar ile uçması gerektiğini, ancak sonradan Furkan Otkum’u yazdığını, bunun sonrasında kendisinin bunu öğrendiğini ifade etti.
‘YETERLİ HIZA ULAŞMADAN DÖNÜŞ YAPMAYA ÇALIŞMIŞ’
Kazanın pilotaj hatasından kaynaklandığını ileri süren Fevzi A., “Kaza sonrası düşme anına ilişkin görüntüleri incelediğimizde, uçak dönüş yapmak üzereyken yeterli hıza ulaşmadan dönüş yapmaya çalışıldığını gördük. Bu, bir pilotaj hatasıdır. Bakımda ihmal gösterdiğimiz yönündeki iddiaları kabul etmiyoruz.” dedi.
‘UYARMAK İÇİN GİTTİĞİMDE UÇAK KALKMIŞTI’
Sanık Mustafa K., 30 yıllık uçak teknisyeni olduğunu belirterek, uçağın bakımının kazadan 2 gün önce yapıldığını ve bakıma ilişkin kayıtları teslim ettiğini ifade etti. Uçağı kimin uçuracağından haberi olmadığını söyleyen Mustafa K., uçak kalktıktan sonra bir çalışanın kendisine, güneş almaması için internetten aldıkları ‘metal perdeyi’ uçağın tavanına taktıklarını aktardığını belirtti. Mustafa K., “Kazadan 2 gün önce bakımdan sonraki ilk gün 10 saat, bir sonraki günse 6 saat uçuş yapmıştır. Kazaya uğrayan uçağın bakımını havalanmadan 15 dakika önce yapmıştım. Uçak düştükten sonra konuştuğum çalışma arkadaşım bana, uçağa internetten metalden bir perde aldıklarını söyleyip, bunu uçağın güneş almaması için tavan kısmına yerleştirdiklerini bildirdi. Ben de ‘Ne perdesi. Uçağın manuelinde bu yazmaz’ dedim. Uyarmak amacıyla gittiğimde uçak kalkmıştı, telsizle bir yere bildirmedim, bakım ekibinde telsiz olmaz” biçiminde konuştu. Bu perdenin, uçağın kaza yapmasında etkili olma ihtimalini düşündüğünü vurgulayan Mustafa K., perdenin demir olması ve uçak talimatlarında böyle bir aksamın olmaması nedeniyle, kazanın bu perdenin pilotların üstüne düşmesinden kaynaklı olabileceğini öne sürdü.
ŞİRKET SAHİBİ İLE ÖLEN PİLOTLAR ASLİ KUSURLU BULUNDU
Ölen pilotların yakınları, uçak bakımları konusunda eksiklikler olduğunu belirtip, sanıklardan şikayetçi oldular. Dosyaya gelen bilirkişi raporunda ise, şirket sahibi Fevzi A. ve pilotlar Murat Avşar ile Furkan Otkum’un asli kusurlu, BURULAŞ yetkilisi Cüneyt A. ile uçağın teknik ve bakım işlerini üstlenen Mustafa K.’nın tali kusurlu olduğu tespit edildi. Kazanın oluşumuyla ilgili raporda, şirket ve bakım teknisyenine ihmal ve kusur bulunduğu, eğitmen pilot Furkan Otkum’un sigortasız çalıştırıldığı, uçuş kayıt defterinin tutulmadığı, motordaki hava karışımının sorunlarının motor performansını olumsuz etkilediği gibi yaklaşık 20 maddede ihmal ve kusurun bulunduğu ifade edildi.
‘GÖZ GÖRE GÖRE PİLOTLARIN ÖLÜMÜNE DAVETİYE ÇIKARILMIŞTIR’
Raporda, Furkan Otkum’un kusurunun yük kontrolü yapmamasından kaynaklandığı belirtilirken, avukat Cem Atlı, “Müvekkil için kusur olarak belirtilen sadece yük kontrolü yapmadığıdır. Ancak uçağın maksimum taşıyacağı ağırlık 580 kilogram, boş ağırlığı 380 kilo, pilotların ağırlığı 197 kilo, yakıt ise yaklaşık 75 kilogramdır. Bu durumda uçağın zaten baştan kalkmaması lazımdır ve kalkışa onay verilmesi, göz göre göre pilotların ölmesine davetiye çıkarmıştır. Bu sebeple, artık taksirden ziyade olası kast ve bilinçli taksir durumlarının değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle kazanın oluşumuna müvekkiller neden olmamıştır. Sanıkların tutuklanmasını talep ederiz” dedi. Mahkeme heyeti, bazı firma çalışanlarının dinlenmesi ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı erteledi. (DHA)
