Canan Dağdeviren’den tarihi an.
Dünya tarihinde tamamen kadınlardan oluşan bir uzay ekibi, uzaya doğru yola çıktı. Bu etkinliğe katılan Türk bilim insanı Canan Dağdeviren, kazandığı başarıyla dikkatleri üzerine çekti.
Massachusetts Institute of Technology’de (MIT) görev yapan Dağdeviren, meme kanserinin erken teşhisi için geliştirdiği giyilebilir ultrason cihazını uzaya göndermeyi başardı. Elektronik sütyen formundaki bu cihaz, meme kanserinin tespitini kolaylaştırırken, aynı zamanda tedavi süreçlerini de destekliyor.
Dağdeviren, buluşunu uzaya gönderirken Mustafa Kemal Atatürk’ü anmayı ihmal etmedi. Atatürk’ün fotoğrafıyla birlikte bu cihazı gönderen bilim insanı, “Tarihe not düşülsün.” ifadelerini kullandı.
“Atatürk Cumhuriyeti’nin herkes için eşit olan sisteminde eğitim alan bir birey olarak…”
“Sivas’tan yola çıkan dedelerimin ve nenelerimin, kimsesizlerin kimsesiydi cumhuriyet.”
Bu anlamlı ifadelerin ardından Dağdeviren, Atatürk’ün “İstikbal Göklerdedir” sözünü de paylaşmayı unutmadı.
Canan Dağdeviren’i yakından tanıyalım;
Canan Dağdeviren, malzeme bilimi, fizik mühendisliği ve biyomedikal mühendisliği alanlarında uluslararası alanda tanınmış bir bilim insanıdır. MIT Media Lab’da Medya Sanatları ve Bilimleri alanında LG Kariyer Geliştirme Profesörü olarak çalışmaktadır.
Bugüne kadar birçok başarıya imza atan Dağdeviren, Harvard Üniversitesi’nin prestijli Junior Fellow programına seçilen ilk Türk bilim insanı olma özelliğine sahiptir. Lisans eğitimini Hacettepe Üniversitesi’nde tamamlayan Dağdeviren, Illinois Üniversitesi’nde Malzeme Bilimi ve Mühendisliği üzerine doktora yapmıştır. Kimya, fizik, elektronik gibi alanları harmanlayarak disiplinlerarası bir yaklaşım geliştirmiştir.
Yenilikçi buluşları arasında giyilebilir kalp pili, cilt kanseri teşhis cihazı ve giyilebilir ultrasonik sütyen yer almaktadır. Meme kanserinden hayatını kaybeden teyzesinin anısına geliştirdiği giyilebilir ultrason cihazı ile radyasyonsuz bir tarama imkanı sunmaktadır. Bu cihaz, 0,3 santimetreye kadar olan kistlerin tespit edilmesine olanak tanımaktadır. Mamografi yönteminin yaygın olmasına rağmen, birçok kadın bu işlemi düzenli olarak yaptırmamaktadır. Yapılan araştırmalara göre kadınların yüzde 55’i iki mamografi arasında kansere yakalanmaktadır. Dağdeviren’in buluşu, kadınların günlük tarama yapmalarını sağlarken, cihazın meme üzerinde baskı yapmadan kullanılabilmesi de önemli bir avantajdır.
