Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), son yıllarda artan kızamık vakalarına dikkat çekerek aşının önemini vurguluyor. ABD başta olmak üzere pek çok ülkede kızamık endişeleri sürerken, İstanbul’daki durumu İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı Dr. Mehmet Burhan Küçükoğlu değerlendirdi.
İstanbul’da 2025’te 10’a yakın kızamık vakası yaşandı ve bunların hepsinin 1 yaşından küçük, aşısız çocuklar olduğu öğrenildi. Dr. Küçükoğlu, “Hastanelerimize yatırarak tedavi sürecini yürüttük ve hepsi sağlığına kavuştu. 2023-2024 yıllarındaki vakalarda, yüzde 98’inin aşısız kişiler olduğunu tespit ettik. Sadece yüzde 1,5 tek doz aşılı; yüzde 0,5 ise iki doz aşılıydı. İstanbul’da şu an için ciddi bir tehdit öngörmüyoruz. Ancak münferit vakaların olabileceğini ve bu durumda titiz bir takip gerçekleştirdiğimizi belirtmek isterim.” dedi.
“AŞIYA DİRENÇ GÖSTEREN AİLELERİ GÖZLEMLEMEDEYİ SÜRDÜRÜYORUZ”
Kızamık aşısının yıllardır güvenle kullanıldığını ve hastalığın önlenmesinde kritik rol oynadığını ifade eden Dr. Küçükoğlu, “Kızamık aşısı, aşıyla önlenebilen hastalıkların en başında geliyor. Bu aşıyı yaklaşık 100 yıldır uyguluyoruz. 2002 yılında Türkiye ile İstanbul’daki aşı kapsayıcılığı yüzde 80’lerdeyken, bu oran bugün yüzde 94-95 seviyelere yükseldi. Aşılamalarda yüzde 95 oranı bizim için kritik bir eşik. Doğru zamanlarda yapılan iki doz aşının koruyuculuğunun neredeyse yüzde yüze yakın olduğunu biliyoruz.” dedi.
2011 yılından bu yana aile hekimliği sistemi ile tüm vatandaşları takip ettiklerini belirten Küçükoğlu, “Aile hekimlerimiz, kayıtlı çocukların aşı takvimini gözeterek zamanında ailelerine ulaşmakta ve davet etmektedir. Aşılamada bu hızın ve etkinliğin arkasında, aile hekimlerimizin titiz çalışmaları bulunmaktadır. Aşıya direnç gösteren ailelerle karşılaşabiliyoruz ve bu konuda aile hekimlerimizin daha fazla çaba sarf etmesini istiyoruz. İkna çalışmalarında başarılı olamazsak, sosyal çalışmacılar ve psikologlar eşliğinde bu ailelerin ziyaretlerini gerçekleştiriyoruz.” şeklinde konuştu.
“AŞIYA DAVETLERİNİZİ GÖRMEZDEN GELMEYİN”
Kızamık geçiren çocuklarda, yıllar sonra bile ciddi sağlık sorunları gelişebileceğini hatırlatan Küçükoğlu, “Kızamığın komplikasyonları arasında, hastalığı geçiren çocuklardan bir kısmında görülen nörolojik tablolar yer alıyor. Kızamık virüsü, hastalıktan yıllar sonra beyinle etkileşime geçerek sorunlar yaratabiliyor. Bu yüzden aşılamaya verdiğimiz önem çok büyük.” dedi. Ayrıca, İstanbul’da aşıları temin edebileceğimiz 1100 nokta bulunduğunu belirterek, vatandaşlara aşı davetlerine katılmaları konusunda çağrıda bulundu.
Eksik aşılı çocukları tespit ettiklerini ve riskli meslek gruplarındaki bireyleri aşıladıklarını sözlerine ekleyen Küçükoğlu, “Aşıyla önlenebilir hastalıklar konusunda hem aktif hem de pasif sürveyans uygulamalarımız bulunmakta. Bu süreçler, olası hastalık durumlarını tespit etmek amacıyla sürdürülmektedir. Aşılarla önlenebilir hastalıklarda uluslararası standartlara ulaşma hedefindeyiz.” ifadelerinde bulundu.
“YENİ UYGULAMA: TDAP AŞISI”
Sağlık Bakanlığı’nın yeni bir uygulamayı hayata geçirdiğini belirten Küçükoğlu, “Artık gebelere yapılan tetanos-difteri (Td) aşısının bir dozunu, tetanos-difteri-aselüler boğmaca (Tdap) aşısı ile değiştireceğiz. Bu adım, boğmaca hastalığına karşı koruyuculuğu artırmayı hedefliyor.” dedi ve bu uygulamanın 2 Nisan’dan itibaren başlayacağını açıkladı.
(İHA)