“Son bir yıl içinde iki önemli düşüş yaşadık. Bunlardan biri 2024’ün ağustos ayında, diğeri ise bu yılın başında gerçekleşti. Bu durum, klasik anlamda bir ‘düşüş’ kelimesiyle açıklanamayacak kadar ciddi bir hal aldı. Belki de doğru tanım ‘çöküş’ olabilirdi. Özellikle Google Haber ve Google Keşfet platformlarında istatistikler adeta sıfıra indi. Peki, bunun arkasındaki neden neydi?”
“Tam olarak bir site ile ilgili bilgi vermemim zor, ancak genel bir perspektiften bakacak olursak, sıralama algoritmamızda bazı değişiklikler yaptık ve yönelimlerimizi yerel olmaktan çok küresel ölçekte belirledik. Ancak geçmişe dönüp baktığımızda bu değişikliklerin beklemediğimiz sonuçlara neden olduğunu görebiliyoruz. Böyle durumlar yaşandığında, eylemlerimizin bir fayda sağlamadığını düşünebiliyoruz. Bu durumda, ‘Bunu daha iyi hale getirmenin bir yolu var mı?’ diye sorguluyoruz, ve genel sürecimizi nasıl iyileştirebileceğimizi anlamaya çalışıyoruz.
Genele bakıldığında, çok çeşitli arama sorguları için durumumuzu iyileştirme eğilimimiz bulunuyor. Bu bahsettiğiniz durumların da muhtemelen böyle bir eğilimle bağlantılı olduğunu düşünüyorum. Değişikliklerden sonra, sorunları anlamak ve durumu düzeltmek adına geriye dönüp bakma çabası içerisinde olduk.
Ek olarak, Google Keşfet ile Google Arama arasında bir ayrım olduğunu unutmamak gerek. Keşfet, Arama’nın bir parçasıdır ve bazen oradan büyük bir trafik sağlarken, bu trafik daha sonra kaybolabiliyor. Ardından tekrar geri gelebiliyor. Eğer içerikleriniz belirli kriterleri karşılamıyorsa, görünmez hale gelebiliyorsunuz. Ancak başka bir konu başlığında bu kriterleri karşıladığınızda yeniden çıkış yapmanız mümkün.
Bu nedenle, genel olarak mecralara “Keşfet’e yönelik bağımlı olmayın” çağrısında bulunuyoruz. Özellikle haber yayıncıları için bu durum zor olabilir, çünkü burada önemli bir trafik elde ediyorsunuz. Ancak Arama bölümüne nazaran orası oldukça belirsiz bir alan.
Dahası, Keşfet için sunduğumuz içerik alternatiflerini de çeşitlendiriyoruz. Başlangıçta sadece haber içerikleri ile sınırlıydı; fakat daha sonra genişleme gösterdi. Ayrıca, bazı yayıncıların güncellemeler sonrası tam tersini deneyimlediklerini de gözlemliyoruz. Burada dikkat edilmesi gereken birçok faktör var. Bilhassa haber siteleri için durumun geneli böyle demiş olsanız da…
Henüz öngöremediğimiz başka faktörlerin de etkili olduğu bir durumla karşılaşmış olabiliriz. Bir sonraki güncellemeyle birlikte sistemdeki ayarlamalar neticesinde daha iyi bir performans elde etmemiz de olası.”
“Türkiye özelinde dikkat çeken bir durum da var. Bağımsız yayıncıların büyük medya şirketleri gibi güçlü bir finansal yapıya sahip olmaması, onları dezavantajlı bir konuma sokuyor. Eğer burada SEO (arama motoru optimizasyonu) yapma gerekliliği doğuyorsa, ilave ekipler kurmak veya teknoloji grupları oluşturmakta zorlanabiliyorlar. Bu durum, onları rekabetten geri düşürüyor.”
“Mecraların arama motorunda görünürlük elde edebilmek için SEO yapmalarını istemiyoruz. Bu konuda rahatlamanızı umuyorum, çünkü amacımız bu değil. SEO ile ilgili mevcut bir rehberimiz bulunmakta. İçeriklerinize erişilir olduğundan emin olmalısınız. Bu, oldukça basit bir konudur. Eğer bunu sağlıyorsanız, ilave bir çaba göstermenize gerek yok. Ancak bazen içerikleri bilmeden bloke eden yayıncılar ile de karşılaşabiliyoruz.
Siz site haritalarına karşı olsanız bile, bu konuda biz sizin adınıza çalışıyoruz. Belki sitelerde bazı yapısal unsurlara dikkat etmekte yarar vardır. Bunun haricinde, okuyuculara doğru içerikleri sunmaya devam etmeniz yeterli olacak.
Süregelen aksaklıklara kadar, büyük şirketlerin SEO uygulamaları o kadar da önemli değişiklikler yaratmıyordu. Sorun, SEO yapmamaktan daha ziyade, uyguladığımız sıralama değişiklikleriyle alakalıydı ve bu değişiklik, belirli kriterleri karşılamayan içeriklerde olumsuz sonuçlar doğurdu.
Özetle, bu söylediklerim, yaşanan durumu anlamaya çalışmamıza engel olmuyor. Yapılan değişikliklerle uyum sağlamayan içerikler ya da unsurlar var. Ancak durumun SEO ile direkt bağlantılı olmadığı anlaşılıyor. İçeriğinizi doğru anlamamız için sürekli değişiklikler yapmamız gerekiyor. Mesele bu kadar basit.
SEO’nun önemini yadsımadığımı belirtmek isterim. SEO’yu dikkate almanın faydalı olabileceği düşüncesindeyim, fakat bunun zorunlu olduğu düşünülmemeli.”